Sözleşmenin kurulduğu ülke hukuku uygulanacaktır. Dolayısıyla ilk sorum; faturalar şirkete tebliğ edilmiş mi? Yada fatura alacağına ilişkin ihtar gönderilmiş ve tebliğ edilmiş mi? Bu tebliğden sonra itirazda bulunulmuş mu? Faturalar tebliğ edilmiş ve itiraz edilmemişse dahi bence en sağlıklı olanı; alacak davası açmanızdır.

Ancak bizzat tecrübe etmemekle birlilkte takibin müvekkiliniz resmi adresinin bağlı olduğu icra dairesinde açılması; kesinleştirilmesi; kesinleşen takibin neticesinde alacağın tahsili amacıyla borçlu şirket adresinin bulunduğu konsolosluk aracılığı ile icra işlemlerinin yürütülebileceğini duymuştum.

Dikkat çekmek istediğim bir diğer husus ta; uluslararası satışlarda; yazılı herhangi bir anlaşma yoksa dahi; fatura üzerinde yetkiye ilişkin bir kayıt (İş bu faturanın dayanağı olan satıma ilişkin her türlü uyuşmazlıklarda Türkiye mahkemeleri ve icra daireleri yetkilidir vb gibi) bulundurulması ile de yetki sözleşmesi yapılmış addolunabiliyor. Faturayı tebliğinden itibaren itiraz etmeyen alıcı (yabancı) iş bu yetki kaydını da kabul etmiş sayılıyor. Acaba müvekkilinizin keşide etmiş olduğu faturada böyle bir kayıt var mı?

Tüm bu bahsini ettiklerimle ilgili çok fazla yasal gerekçem, tecrübem olmadığını tekrar belirtmek isterim. Çok enteresan bir olay ve muhakkak araştırıp; daha ayrıntılı ve gerekçeli bir cevapla tekrar sayfaya döneceğim.