Mesajı Okuyun
Old 13-09-2008, 10:26   #3
Hasan Coşkun

 
Varsayılan

Sayın Koray çok sağolun.Ancak Yargıtay kararını tartışmaya açmak istiyorum:
Yargıtay'a göre direnme kararı bozulan kararın tekrarından ibarettir.Oysa ki bu direnme kararı yalnızca bir tekrar değil bozmaya uyulmadığını da belirten bir karardır.Bozmayla şeklen eski hüküm ortadan kalkmıştır.Direnmeyle şeklen ortadan kalkmış bu hüküm kendini yeni bir şekille ortaya koymaktadır,direnme kararıyla.Dolayısıyla eski hüküm kendine bulduğu bu yeni şekille varlığını devam etmektedir.Konuyu biraz somutlaştırırsak bozma işlemi herşeyden önce bir usulü bir işlemdir.Dolayısıyla sonucunu herşeyden önce usul alanında gösterir,şeklen bir hükmü ortadan kaldırmakla.Öze ilişkin kararı ise bozma dolayımıyla ancak yerel mahkeme verir.Yerel mahkeme öze ilişkin kararında eski kararının doğru olduğuna karar verirse bu bozma işlemi aşılmış olur.Dolayısıyla eski hüküm sonuçlarını doğurmaya devam eder,icra işlemleri devam eder.
Yargıtay ancak ilk derece mahkemesi olarak baktığı davalarda doğrudan öze ilişkin-yalnız kendi kararıyla icrai kabiliyeti olan-karar verebilir.
(Direnme kararının temyiz üzerine verilen hukuk genel kurulu kararları farklılık arzetmektedir.Tartışmada önem kazanırsa bu incelenecektir.Yalnız bu aşama dolayısıyla bu kurumun varlığı bile yukarda söylenenleri yadsımanın yadsımasının yadsıması olarak olumlamaktadır.)
Direnme kararlarına icrai nitelik sağlamamak işlevleri icrai nitelik sağlayan hükümler vermek olan mahkemelerden bu yetkiyi almak onları Yargıtay'a bağımlı hale getirmektir ki olayı yargılama yetkisini Yargıtay'a devretmektir.Bu durum, evrik olarak denetim mahkemesini ilk derece mahkemesine indirmek demektir.
Biraz daha somutlaştırırsak Yerel mahkemelere bozmaya uyup uymama konusunda taktir yetkisi verildiğine göre uymama durumunda bozma ilamı doğru bulunmamış demektir.Doğru bulunmayan bir bozma ilamının ise hukuk dünyasında varlığını sürdürmesi-yerel mahkeme hükmünün icrasını engelleyerek-hukuka aykırı görülenene icrai bir nitelik tanıak olur ki bu en önce Hukuk Devleti ilkesinin çiğnenmesidir.