Mesajı Okuyun
Old 03-12-2020, 15:29   #1
Av. Batuhan DİNÇ

 
Varsayılan Rıza Dışı Oturulan Taşınmazın Tahliyesi Hakkında

İyi çalışmalar dilerim sayın meslektaşlarım.

Üzerinde çok düşünüp arada kaldığım bir hukuki mesele hakkında sizin de görüşlerinizi almak isterim. Özetleyecek olursam:

Müvekkil bekar durumdayken yıllar boyu çalışıp üzerinde tam pay sahibi olduğu bir ev satın alıyor. Satın alduktan sonra köyde yaşayan annesi ve kardeşini yanına alıyor. Bir süre müvekkil ve annesi ve kardeşi beraber aynı evde yaşadıktan sonra müvekkil
evleniyor ve eşinin evine yerleşiyor. Müvekkilin evlenmeden önce son oturduğu eski evinde ise annesi ve kardeşi karşılıksız oturmaya devam ediyor.

Zaman geçtikten sonra müvekkilin annesi vefat ediyor ve vefattan bir süre sonra kardeşiyle arası bozuluyor. Kardeşine evden çıkmasını defalarca söylüyor ve çıkmaması üzerine 2020 yılı şubat ayında rızası dışında evde oturduğu için kardeşine ihtar çekiyor.

İhtar kardeşine ulaştıktan sonra kardeşi müvekkili ikna edip bir süre daha evde oturuyor fakat daha sonrasında müvekkille kardeşinin arası yine bozuluyor. Şu an itibariyle müvekkil kardeşinin evi tamamen boşaltmasını istiyor. Tüm bu özet itibariyle aklıma takılan sorular şunlar meslektaşlarım:

1- Konut dokunulmazlığının ihlali sebebiyle suç duyurusunda bulunmamız durumunda şubat ayında ihtar çektiğimiz için 6 aylık fiili öğrenme süresini aşmış bulunuyoruz. Savcılık dikkate almayıp kolluk aracılığıyla tahliye gerçekleştirir mi?

2- Direkt kolluğa şikayet yoluna başvurursak nasıl bir süreçle karşılaşırız?

3- 3091 Sayılı Kanun aracılığı ile idari makamdan tahliye talep etsek karşımıza yine şubat ayında çektiğimiz ihtar çıkıyor. 60 günlük süreyi aşmış oluyoruz.

4- Arada kira sözleşmesi yok bu yüzden fuzuli işgal davası açılabileceğini düşünmüyorum bundan dolayı her halükarda müdahalenin menni davası mı açılmalı?

5- Ecrimisil talebi olmadan tahliyeyi en hızlı şekilde gerçekleştirmek için siz değerli meslektaşlarımız ne yapardı?

saygılarımla..