Mesajı Okuyun
Old 01-07-2011, 13:29   #4
Av.Cengiz Aladağ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Suat Ergin
Sayın Konuk,

Soru başlığı “Tek taraflı evlat edinme”dir. Anlatımınızdan da yapılmak istenen işlemin “Tek taraflı evlat edinme” olduğu anlaşılmaktadır. Çünkü “adamın nüfusunda görünmediğinizi” söylemişsiniz. Ancak başka ilginç bir şey daha söylemektesiniz. “Adam, kadının evlat edinmesine onay vermiş” diyorsunuz. Oysa TMK 306 ıncı madde gereğince eşler ancak birlikte evlat edinebilmektedir. “Tek başına evlat edinmeyi” düzenleyen 307 inci maddeye göre ise, evli kişi ancak diğer eşin ayırt etme gücünden sürekli olarak yoksunluğu veya 2 yılı aşkın süreden beri nerede olduğunun bilinmemesi ya da mahkeme kararıyla 2 yılı aşkın süreden beri eşinden ayrı yaşamakta olması yüzünden birlikte evlat edinilmesinin mümkün olmadığını ispat etmesi halinde tek başına evlat edinebilir. Siz “adam kadının evlat edinmesine onay vermiş” dediğinize göre saydığım olasılıklar olayınızda geçerli olmayacaktır.

Eğer ortada “tek başına evlatlık “ ile ilgili karar varsa, bu karar hatalı olarak verilmiştir. Ama “birlikte evlat edinme” varsa, mirasçı olacaksınız. Öncelikle evlat edinmeye ilişkin kararı bir avukata gösterin. “Tek başına evlat edinme” ise, geçersiz olup(diğer mirasçıların istemi halinde iptale tabi olacaktı), geçerli olsaydı bile adamın mirasçısı olamazsınız.

Sayın meslektaşım,
Sayın konuk 1971 yılında evlat edinildiğini yazmıştır. Eski Medeni Kanun, eşlerin tek başına evlat edinmesine izin vermekte, bunun için diğer eşin onayını aramakta idi. Bakınız: Eski Medeni Kanun madde 255.

Alıntı:
Madde 255 -
Eşlerden birinin evlat edinmesi veya evlatlık olması diğerinin rızasına bağlıdır. Devamlı olarak temyiz kudretinden mahrum eşin rızası aranmaz. Bu halde hakim temyiz kudretinden mahrum eşin kanuni mümessilini dinler, haklı sebeplerin varlığı halinde talebin kabulüne karar verir.
Bir kimsenin iki kişi tarafından beraberce evlatlığa alınabilmesi ancak karı koca için mümkündür.