Mesajı Okuyun
Old 04-10-2007, 20:55   #6
Av. Ramazan Çakmakcı

 
Varsayılan

Nafaka ve maddi - manevi tazminat taleplerinde kusur dikkate alınırken mal rejiminden kaynaklanan alacak hakkına kusurun etkisi yoktur. Kanuni düzenlemeye göreye yapılacak bir hesaplama ile alacak hakkı ortaya çıkmaktadır. Anlaşmalı boşanma davasında bu katılma alacağı hakkından açıkça vazgeçilmemiş ise nafaka ve maddi - manevi tazminattan vazgeçme ile bu haktan da otomatikman vazgeçilmiş olacağını düşünmüyorum.
Talep edilebilme anı, hesaplamaya esas malvarlığının değerleme anı, boşanma davasında ayrı bir dava olarak ele alınarak tefrik edilmesi, boşanmanın feri i niteliğinde olmayıp nispi harca tabi olması gibi farklılıkları nedeniyle de bu alacak hakkının açıkça yazılması gerekmektedir.
Ben pratikte anlaşmalı boşanma metinlerine açıkça edinilmiş mallara katılma rejiminden kaynaklanan katılma alacağı hakkımızdan karşılıklı olarak vazgeçiyoruz tarzında ibareler ekliyorum.
Tabiiki bu rejimin ne haklar getirdiğini müvekkilime açıklayarak zira bazen müvekkilimiz bu alacak hakkından vazgeçmek istemeyerek boşanmak istemektedir. Daha sonra da bu hakkını dava edip etmeme hakkını elinde saklı tutmak istemektedir... Çalışmalarınızda başarılar dilerim.