Mesajı Okuyun
Old 13-12-2007, 14:05   #3
ali ekmekçi

 
Varsayılan

Sayın Akpuna'a katılmıyorum yetki esas icra dairesindedir örnek karar ektedir umarım yararınıza olur.Ayrıca meskeniyet iddiası çözülmeden satış yapamazsınız.
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 2005/12-178
K: 2005/211
T: 30.3.2005

YETKİ

ÖZET: Takip hangi icra dairesinde başlamış ise, bu takip ile ilgili itiraz ve şikayetler, takibin yapıldığı icra müdürlüğünün bağlı bulunduğu icra mahkemesinde çözümlenir. Bu durum kamu düzenine ilişkin kesin yetki niteliğindedir.

(2004 s. İİK. m. 4, 79, 82, 281, 360)

Taraflar arasındaki "şikayet" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İstanbul 4. İcra Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 18.11.2003 gün ve 2004/1078-1822 K. sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 6.4.2004 gün ve 2004/4233-8288 sayılı ilamı ile;
(...Borçlunun taşınmazı Kadıköy 3. İcra Müdürlüğünün 2001/1895 talimat sayılı dosyası üzerinden haciz edilmiş ve kıymet takdiri yapılmıştır. Meskeniyet şikayeti İİK.nun 79/2. maddesi uyarınca takibat icra dairesinin bağlı olduğu Kadıköy icra Mahkemesince yapılması gerekir. Bu nedenle mahkemece resen yetkisizlik kararı verilmesi gerekirken, şikayetin esası incelenerek bir karar verilmesi isabetsizdir...)
Gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Temyiz Eden: Davacı vekili
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
A- DAVACININ İSTEMİNİN ÖZETİ: Davacı borçlu (şikayetçi) vekili, davacıya ait İstanbul, Kadıköy, Göztepe, 1149 ada, 46 parsel sayılı taşınmazın 7 nolu bağımsız bölümünün 1/2 payının davalı alacaklı banka tarafından yapılan takip sonucunda haczedildiğini, ekonomik kriz nedeniyle tüm malvarlığını kaybettiğini, anılan taşınmazdan başka hiçbir malı kalmadığını, üç kişiden oluşan bilirkişi kurulu marifetiyle taşınmazın değerinin tespit ettirilmesi, davacının payının satışı sonucu elde edilen bedelden borcun ödenmesi halinde kalan miktarla haline münasip ev alıp alamayacağının araştırılması suretiyle, İİK.nun 82/12. maddesi uyarınca meskeniyet iddiasının kabulüne, taşınmaz üzerine konan haczin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
B- DAVALININ CEVABININ ÖZETİ: Davalı alacaklı Türkiye İş Bankası A.Ş. vekili cevap dilekçesiyle, davacının yerinde ve süresinde olmayan şikayetinin reddine karar verilmesini savunmuştur.
C- YEREL MAHKEME KARARININ ÖZETİ: Yerel mahkemece meskeniyete ilişkin şikayetin, haczin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içinde yapılması gerektiği, süresinde olmadığı gerekçesiyle reddine karar verilmiştir.
D- TEMYİZ EVRESİ, BOZMA VE DİRENME: Davacı vekilinin temyizi üzerine hüküm Özel Dairece yukarıda yazılı gerekçeyle bozulmuş; yerel mahkemece, davalı alacaklının asıl icra dosyası olan İstanbul Ondördüncü İcra Müdürlüğünün 1998/14846 E. sayılı dosyasından haciz talebinde bulunduğu davacı borçlunun taşınmaz üzerindeki 1/2 payının üçüncü kişiye satıldığı, İİK.nun 281/2. maddesi uyarınca tasarrufun iptali davası açıldığı, davanın kabulü üzerine asıl icra dosyası üzerinden haciz şerhinin işlendiği, kıymet takdiri ve satış işlemlerinin ise Kadıköy Üçüncü İcra Müdürlüğünün 2001/1895 sayılı talimat dosyası üzerinden gerçekleştirildiği gerekçesiyle görev ve yetkinin asıl icra dairesinin bağlı olduğu mahkemeye ait olduğu sonucuna varılarak direnme karan verilmiştir.
E- GEREKÇE: İİK.nun 4. maddesine göre, takip hangi icra dairesinde başlamış ise bu takiple ilgili itiraz ve şikayetlerin, takibin yapıldığı icra müdürlüğünün bağlı bulunduğu icra mahkemesinde çözümlenmesi gerekir. Bu husus kamu düzenine ilişkin kesin yetki niteliğindedir. İİK'nun 79 ve 360. maddelerin koşullarının oluşması halinde uygulanması, bu konudaki yetki kuralının istisnalarıdır.
Somut olayda, dosyadaki bilgi ve belgelere göre, asıl icra dosyası olan İstanbul Ondördüncü İcra Müdürlüğünün 1998/14846 E. sayılı dosyasından yazılan 12.10.2001 tarihli müzekkere üzerine tapu kaydına haciz şerhinin işlendiği anlaşılmaktadır. Bu taktirde, İİK.nun 82/12. maddesine dayanılarak yapılan meskeniyet şikayetinin de haczi koyan asıl icra dairesinin bağlı olduğu icra Mahkemesine yapılması gerekir. O halde, yerel mahkemenin bu yöne değinen direnme karan usul ve yasaya uygun olup, yerindedir.
Ne var ki, Özel Dairece davacı vekilinin işin esasına yönelik temyizi, bozma nedenine göre incelenmemiş olup, dosyanın davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesi için Özel Daireye gönderilmesi gerekir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle göreve ilişkin direnme uygun bulunduğundan dosyanın işin esasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için 12. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 30.3.2005 gününde oybirliği ile karar verildi.