Mesajı Okuyun
Old 30-04-2007, 01:56   #7
Heybe Hukuk

 
Varsayılan Bir yolculuk değil mi yaşam..

Bence bir yolculuktur yaşam ve bu yolculukta seyri keyifli anlar olduğu gibi keyifsiz anlar da var elbette. Son hızla gidiş olduğu gibi ağır aksak gidişlerin varlığı gibi..

Ahmet Altan'ın bir denemesi vardı. Yaşamın mutlu ve mutsuz anlarını (___ . __. ______._______ ) şeklindeki gibi tanımlıyordu. Bu şekildeki uzun çizgiler mutsuz olduğumuz anları, noktalar ise mutlu olduğumuz anları tanımlıyordu. Mutsuz olduğumuz o uzun anlarda, mutlu olacağımız o minik anın beklentisi ile yaşıyorduk.

Altan'ın yorumu da bir yolculuk gibi değil mi? Başlangıcı ve devamı olan. Benim burada şekle döktüğüm, O'nun kelimeler ile betimlediği bu anlar da bir yolculuğu anımsatmıyor mu? En azından bir yolu? Yada bir doğru-düzlemi? Başı olanın sonu da olacak elbette ama başından sonuna bir var oluş anı da olmayacak mı?

Var oluşumun şuan yazabiliyor olmamla kanıtlanabileceği şuan; ağır aksak devam ettiğim yolculuğumda o minik anı bekliyorum işte. O anın umudu ile bu uzun ana dayanma gücü buluyorum.

Herşey, aksi ile var olmaktadır öyle değil mi? Gece olmasa gündüz, kötü olmasa iyi, çirkin olmasa güzel, mutsuzluk olmasa mutluluk olur muydu? Şuan mutsuzum sanırım. İçinde bulunduğumu, özlemini duyduğumun var oluş sebebi olduğu kanaatiyle seviyorum. Gecelerimi seviyorum; gündüzlerimi var ettiği için. Kötüleri seviyorum, iyileri var ettiği için. Mutsuzluğumu seviyorum, mutluluğumu var ettiği için.. Varlığımı seviyorum, yokluğumu fark ettireceği için...

-bir çala kalem daha... (Biraz da Sevil arkadaşımı yalnız koymamak için...:-)