Mesajı Okuyun
Old 20-06-2002, 13:29   #3
Admin

 
Varsayılan

Bu konu kadar önemli bir konu da sanırım hazırlanan dilekçeler verildikleri makam tarafından ne kadar okunuyor sorunu.

İstanbul 7. Asliye Hukuk Mahkemesinin kaleminin duvarında yıllarca şöyle bir duyuru asılıydı:

Alıntı:
Lütfen dilekçelerinizde bazı bölümlerin altını çizmeyiniz, Mahkememizde dilekçenizin tamamı okunmaktadır. Hakim


Bu duyuru ben de hep acı bir tebessüme yol açmıştır, zira bence kendi içinde üzücü bir ikrarı içermektedir: Diğer mahkemelerde dilekçelerin tamamı okunmuyor olmalıdır ki, bu duyurunun yapılması zarureti hasıl olsun. Lütfen kimse alınmasın ancak ben bu iddianın doğruluğuna inanıyorum.

Yine İstanbul'un en büyük ilçelerinden birinin Cumhuriyet Savcısı gözümün içine baka baka bana aynen şu sözü söyledi:

Alıntı:
"Niçin bu dilekçeleri bu kadar uzun yazıyorsunuz, kim okuyacak bunları?"


Uzun dediği dilekçe 3 sayfadan azdı (2.5 sayfa) ve ciddi bir suçla ilgili suç duyurusu içerdiği için olayın gelişimini anlatıyordu. Neticede Sayın Savcı herhalde sözünü de tutmuş olmalı, zira o dilekçenin gereği tam 9.5 ay yapılmadı ve Savcılık Soruşturması tam 9.5 ay sürdü.

İstanbul Barosunun birkaç dönem önceki Yönetim Kurulunun başına gelenler de hatırımızdadır. Baro Yönetim Kurulu Yargıtay'ın temyiz incelemesi için önüne gelen dosyaları okumadığını düşündüğünden, bir deneme yapar: Yargıtay'a gidecek bir dosyadaki en önemli delil niteliğindeki bir belge selobantla diğer belgelere yapıştırılır ve Noter ile bu durum tesbit edilir. Bu belge incelenmeden dava hakkında karar verilmesi mümkün değilken, dosya Yargıtay'dan onanarak geri döner ve yine Noter huzunda belgenin aynen gönderildiği gibi yani yapışık şekilde ve okunmadan geri geldiği tesbit edilir. Dosyayı okumadan onaylayan Yargıtay üyelerinin başına ne mi geldi? Hukuka saygılı bir ülkede onlar hakkında soruşturma açılırdı, Türkiye olduğumuz için Adalet Bakanlığı İstanbul Barosu Yönetim Kurulu ile işlemi yapan Noter hakkında soruşturma açtı.

Kısaca avukatların dilekçelerini özenle hazırlamaları elbette çok önemlidir ancak kanaatimce yargı sistemimdeki problemimiz dilekçelerin yazılmasındaki özenden ziyade, okunmasındaki özensizliktir.

Saygılarımla,