Alıntı: Yazan avukatselvi Sayın Meslektaşım, Adli yargıda alınan bilirkişi raporunun idari yargıda hükme esas alınamaması 2577 slı yasanın 31. maddesi uyarınca bilirkişi seçiminin Danıştay, mahkeme veya hakim tarafından re`sen yapılacağı kuralından kaynaklanmaktadır. M58de belirtilen dava açıldıktan sonra idare mahkemesinin delil tespitinin adli yargı mercilerince yaptırılmasına karar verebileceğine dair hükümde belirtilen delil tespiti ise, uyuşmazlığın çözümüne yönelik bilimsel teknik verileri içeren rapor değil, HUMK m 368 de belirtilen manada delil tespitidir. İdari yargıda alınan raporun adli yargıda hakimi bağlayıcılığı HUMK m 286 hükmü çerçevesinde değerlendirilmelidir. Mahkeme bilirkişi raporu ile bağlı değildir. Buna göre, idare mahkemesinde alınmış olan bilirkişi raporunu adli mahkeme yetersiz gördüğü, olaya uygun düşmediğini tespit ettiği takdirde yeniden rapor alınmasına karar verebilir.

Katılıyorum.

Mahkeme, "önündeki uyuşmazlığa ilişkin olarak" bilirkişiden rapor almalıdır.

Ancak, idare mahkemesince aldırılmış rapora da bilirkişinin dikkatini çekmelidir.

Saygılar.