Mesajı Okuyun
Old 07-06-2019, 11:26   #6
av.izmirhukuk

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Fatih Mehmet Yılmaz
öncelikle merhaba ,
1. müteahhit müvekkilinize inşaatı devrettim demiş.
Müteahhite ,müvekkillerinizin taşınmazında eser inşa etme hakkı veren müvekkilinizle yapılan taşınmaz satış vaadi sözleşmesidir.
Taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin devri için ;
A. Sözleşmenin devri
Sözleşmenin devri, sözleşmeyi devralan ile devreden ve sözleşmede kalan taraf arasında yapılan ve devredenin bu sözleşmeden doğan taraf olma sıfatı ile birlikte bütün hak ve borçlarını devralana geçiren bir anlaşmadır.

Sözleşmeyi devralan ile devreden arasında yapılan ve sözleşmede kalan diğer tarafça önceden verilen izne dayanan veya sonradan onaylanan anlaşma da, sözleşmenin devri hükümlerine tabidir.

Sözleşmenin devrinin geçerliliği, devredilen sözleşmenin şekline bağlıdır.


Öncelikle kanunda belirtildiği üzere satış vaadi sözleşmesinin devrinin noterde yapılması gerekiyor.(asıl sözleşmede olduğu gibi) ve müvekkillerinizin onayı gerekiyor.

ilk mütteahit ile hala sözleşmesel ilişkiniz devam ettiğinden sözleşme konusu taahhütleri yerine getirmediğinden husumet yöneltebilirsiniz.


2. müteahhite verilen vekaletle ilgili ;

Vekalet sözleşmesinde ise TBK hata-irade bozukluğu - vekaletin geçersizliği yoluna gidilebilir.

Verilen vekalette temel amaç müvekkilinize ait dairelerin satılması olmadığından İnançlı işlem tapu iptal tescil davası yoluna da gidilebilir.(İnanılan 2. müteahhit)


Meslektaşım merhabalar,

Her ne kadar "Sözleşmenin devrinin geçerliliği, devredilen sözleşmenin şekline bağlıdır." hükmü yer alsa da uygulamada yaşanacak sıkıntıların önüne geçmek için şekle aykırı olarak sözleşme yapılması ve taraflarca edimlerin ifa edilmesi halinde şekil eksikliği nedeniyle geçersizliği ileri sürmek hakkın kötüye kullanılması sayılmaktadır.

Hatta bulduğum alıntıda şöyle geçmektedir " Örneğin arsa karşılığı inşaat sözleşmesinde, eser yapma yükümlülüğü olan müteahhidin borçlanmış olduğu edim şekil zorunluluğuna tabi değil iken, arsa sahibinin edimi şekle bağlıdır. Taraflar bu sözleşmeyi kendi aralarında adi yazılı şekilde yapmaları halinde geçersizdir. Ancak arsa sahibi buna rağmen edimini tam veya tama yakın şekilde ifa etmişse ( olayımızda tam ifa söz konusu), müteahhit şekil eksikliğini ileri sürerek borçlanmış olduğu ifadan kaçamaz. Çünkü burada yalnız arsa sahibi açısından borçlanılan edimin geçerliliği şekle bağlı olup müteahhit yönünden böyle bir yükümlülük yoktur."


2. İnançlı işlem sebebiyle tapu iptal ve tescil davası açısından ise en azından delil başlangıcı olacak yazılı bir belgeye ihtiyacım var ancak bu mevcut değil. Ayrıca tapu iptal ve tescil dersek de daireyi devralanlar ile aralarında muvazaayı kanıtlamam mümkün durmuyor.
Bu sebeple tek yol vekalet akdinin kötüye kullanılması dolayısıyla dairenin rayiç bedelinin hesaplanarak tarafımıza ödenmesi talebi diye düşünmekteyim.