Mesajı Okuyun
Old 16-10-2008, 09:17   #2
hukukcu1985

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
19.Hukuk Dairesi

Esas: 1993/2879
Karar: 1994/3392
Karar Tarihi: 07.04.1994

ÖZET: Davacı ve karşı davalı ihtilaflı faturalar konusu malların teslim edildiği yolunda tanık dinletmek istemiş ve fakat karşı çıkılmış olması nedeniyle mahkemece dinlenmemiş ise de, taraflar arasındaki akdi ilişkinin varlığının çekişmesiz bulunması ve ihtilatın malların teslim edilip edilmediği üzerinde toplanmış olmasına ve teslim keyfiyetinin maddi vakıaya taalluk edip tanıkla ispatı mümkün bulunmasına göre davacı ve karşı davalıya 26 adet fatura konusu malı teslim ettiğini tanıkla ispat etme imkanı verilmesi gerekir.

(6762 S. K. m. 84)

Dava: Taraflar arasındaki karşılıklı alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı esas ve karşılık davalarının reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşuldu:

Karar: Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacı ve karşı davalının, davalı ve karşı davacıya gönderdiği ve onun da Beyoğlu 21. Noterliğince düzenlenen 17.1.1990 tarihli belge ile itiraz ederek iade ettiği 28.12.1989 ve 29.12.1989 tarihli 31 adet fatura münderecatı malın davacı ve karşı davalı tarafından davalı ve karşı davacıya teslim edilip edilmediği noktasında toplanmakta olup, davalı ve karşı davacı bilahare 9.5.1990 tarihli dilekçesi ile bahsi geçen faturalardan 26 adedine itiraz ettiklerini açıklamış, böylece uyuşmazlık 26 adet faturaya inkisar etmiş bulunmaktadır.

Davalı ve karşı davacının işletme defteri tutmuş olması nedeniyle davacı ve karşı davalının ticari defterleri üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu alınan rapor içeriğine göre söz konusu 31 adet fatura münderecatı malın teslim edildiğinin kabulü halinde davalı ve karşı davacının 27.657.540.- lira borçlu, aksi halde 41.500.000.- lira alacaklı göründüğü anlaşılmakta olup, mahkemece davacı ve karşı davalının ticari defterlerinin kapanış tasdiki olmaması nedeniyle defter kayıtlarına itibar edilemeyeceği mal teslimine ilişkin davalı ve karşı davacının imzasını taşıyan irsaliye de bulunmadığından tarafların birbirlerine yemin teklifine hakkı olduğu gözetilip, davacı ve karşı davalının teklif ettiği yemini davalı ve karşı davacının borçlu olmadığı yolunda eda ettiği, ancak kendisinin yemin teklif etmediği ve böylece her iki davanın da kanıtlanamadığından bahisle reddine karar verilmiş ise de, TTK. nun 84. maddesi hükmüne göre kapanış tasdiki olmasa da aleyhine kayıtlar içeren ticari defterlerin sahibi aleyhine delil teşkil edecek olmaları konusunda mahkemece davacı ve karşı davalının ticari defter kayıtlarındaki aleyhine hususların dikkate alınmama gerekçesi doğru bulunmamaktadır. Ancak, yukarıda da açıklandığı üzere davacı ve karşı davalının ticari defterlerinde alacaklı veya borçlu görünmesi 26 adet fatura münderecatı malın davalı ve karşı davacıya teslim edilip edilmediği noktasında toplanmakta olup, öte yandan davacı ve davalı vekilinin 19.3.1990 tarihli dilekçesinden karşı dava konusu meblağın avans kabilinden alındığı ve bin netice mal tesliminin sabit olması ile kapatılacağı ve istirdat konusu olmaktan çıkacağı ve dolayısı ile davacı ve karşı davalının ticari defterlerindeki aleyhe kaydın çürütülmüş olacağı tabii bulunmaktadır.

Davacı ve karşı davalı ihtilaflı faturalar konusu malların teslim edildiği yolunda tanık dinletmek istemiş ve fakat karşı çıkılmış olması nedeniyle mahkemece dinlenmemiş ise de, taraflar arasındaki akdi ilişkinin varlığının çekişmesiz bulunması ve ihtilatın malların teslim edilip edilmediği üzerinde toplanmış olmasına ve teslim keyfiyetinin maddi vakıaya taalluk edip tanıkla ispatı mümkün bulunmasına göre davacı ve karşı davalıya 26 adet fatura konusu malı teslim ettiğini tanıkla ispat etme imkanı verilmesi gerekirken, bu imkanın tanınmaması nedeniyle bizzarur ve icapsız olarak teklif etmek zorunda kaldığı yemini davalı ve karşı davacının eda etmiş olmasına dayanılarak, davanın reddi ve davacı ve davalının mal teslim ettiğini kanıtlayamaması halinde ticari defterinde avanstan 41.500.000.- lira borçlu gözüktüğü ve böylece aleyhine oluşacak olan bu kayıt dikkate alınmadan ve bu itibarla ispat külfeti kendisine düşmeyen davalı ve karşı davacının yemin hakkını kullanmadığından bahisle karşı davanın reddi isabetsiz bulunmaktadır.

Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden her iki taraf yararına BOZULMASINA, peşin harçların istek halinde temyiz edenlere iadesine, 07.04.1994 gününde oybirliği ile karar verildi.(¤¤)