Mesajı Okuyun
Old 29-03-2010, 15:02   #9
Armağan Konyalı

 
Varsayılan

1- Kabahatler Kanunu’nun 32.maddesinin ikinci bendine dikkatinizi çekerim:
Alıntı:

Emre aykırı davranış
MADDE 32.- (1) Yetkili makamlar tarafından adli işlemler nedeniyle ya da kamu güvenliği, kamu düzeni veya genel sağlığın korunması amacıyla, hukuka uygun olarak verilen emre aykırı hareket eden kişiye yüz Türk Lirası idari para cezası verilir. Bu cezaya emri veren makam tarafından karar verilir.
(2) Bu madde, ancak ilgili kanunda açıkça hüküm bulunan hallerde uygulanabilir.
(3) 1.3.1926 tarihli ve 765 sayılı Türk Ceza Kanununun 526 ncı maddesine diğer kanunlarda yapılan yollamalar, bu maddeye yapılmış sayılır.
İlgili Kanun Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’dur. İlgili maddeler aşağıda sunulmuştur. Bu maddelerde üçüncü kişinin elindeki evrakları vermemesi halinde emre aykırılık nedeniyle cezalandırılacağına ilişkin bir hüküm bulunmamaktadır:
Alıntı:

HUMK
MADDE 333 - 326 ncı maddenin 2, 3, 4 üncü fıkralarında beyan olunan vesikalar üçüncü şahıs yedinde ise onlar tarafından ibraz olunmasına karar verilir.
MADDE 334 - Üçüncü şahsın yedinde bulunan vesikanın ibrazını talep eden kimsenin delâili sübütiyesini beyan ettiği sırada işbu vesikalar münderecatını tâyin ve tasrih etmesi lâzımdır.
Talebi kabul olunursa hâkim üçüncü şahsa istenilen vesikayı ibraz etmesini emreder.
MADDE 335 - Her şahıs yedinde bulunan evrakı ibraz veya nerede bulunduğunu beyan etmek üzere şahit sıfatiyle mahkemeye celp olunabilir.
MADDE 336 - Kanunen şahadetten imtinaa hakkı yoksa üçüncü şahıs, hâkimin kararına itaate mecburdur. İtaat etmezse şahitler hakkındaki ahkâm tatbik olunabilir.
(
Bu maddelerden 336.maddenin uygulanabilmesi için 335.maddeye göre “yedinde bulunan evrakı ibraz veya nerede bulunduğunu beyan etmek üzere şahit sıfatiyle mahkemeye celp” olunmalıdır. Celp olunmasına rağmen gelmezse 336.maddeye göre karar verilir.) 336.maddenin atıf yaptığı 271.maddede de ceza verilmesine ilişkin hüküm bulunmamaktadır:
Alıntı:

MADDE 271 - (Değişik: 5728 - 23.1.2008 / m.16) Tanık, kanuni bir sebep göstermeden veya göstermiş olduğu sebep mahkemece kabul edilmemesine rağmen tanıklık yapmaktan çekinir, kendisine sorulan sorulara cevap vermekten kaçınır ya da yemin etmemekte direnirse, bu yüzden doğan giderler takdir edilerek, hakkında kamu alacaklarının tahsili usulüne göre ödettirilmesine karar verilir. Ayrıca, tanıklığının veya yemininin gerçekleştirilmesi için, dava hakkında hüküm verilinceye kadar ve her halde onbeş günü geçmemek üzere disiplin hapsine karar verilebilir. Kişi, tanıklığa ve yemine ilişkin yükümlülüğüne uygun davranması halinde, derhal serbest bırakılır

271.maddede gelmeyen tanığa dahi ceza verilememektedir.

Yukarıda sunulan ilgili Kanun olan HUMK’da ceza ile ilgili hüküm bulunmadığından, Kabahatler Kanunu’nun 32.maddesine göre ceza verilmesi, yine 32.maddesinin ikinci bendi nedeniyle, mümkün değildir.

Her ne kadar TCK 526.maddeye yapılan atıflar Kabahatler Kanunu 32.maddeye yapılmış sayılır ise de, ceza verilmesi için öncelikle atıf yapan bir ilgili kanun gerekmektedir.

Özetle, bu başlık altındaki mahkeme kararının ve bu karara yönelik itirazı reddeden ağır ceza mahkemesi kararının hukuka aykırı olduğu kanısındayım.

2- Hukuka uygun olan uygulama ise şudur: Hukuk davalarında gereken masraf taraflarca verilmelidir. Mahkemenin re'sen araştıracağı hususlarda gereken masraf suçüstü ödeneğinden verilir ve daha sonra haksız çıkan tarafa yükletilir.

Hukuk yargılamasında bilirkişi ücreti, keşif ücretleri, taksi ücreti, posta ücreti ödeniyorsa bankanın istediği masraf da ödenmelidir.

Saygılarımla