Mesajı Okuyun
Old 26-03-2012, 14:13   #500
Adli Tip

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Mehmet Saim Dikici
İş davalarında hukuk bir başka işliyor o konuda haklısınız. Ancak
vade belli ise temerrüt için ihtara gerek yoktur. (BK.101/2) Örneğin yazılı ücret sözleşmesine göre ücretin ödeme günleri muayyen ise, faizin, ücret ödeme gününden başlatılması gerekir.

Yazılı ücret sözleşmesi yoksa bu durumda farklılık olabilir; bu son durumda faiz, ya ihtar tarihinden ya da davadan itibaren işletilir. Sanıyorum bahsettiğiniz olayda öyle bir hal vardır...
Alıntı:
Yazan Nusret


Not: Burada şunu da eklemeden geçemeyeceğim. Ücret konusunda yasada temerrüd aranmazken, ücret anayasal bir hak iken, içtihatlarla temerrüde bağlı bir alacak olduğu vazedilmiştir. Bu haksız ve işçi aleyhtarı bir yorumdur. İş Kanunu, ücretin ne zaman ödeneceğini açıkça yazmışken bu alacağı temerrüde bağlı kılmak yasadışıdır

Sayın Nusret'in bu tespitine ben de katılıyorum. Saim Beyin belirttiği gibi iş davalarında hukuk bir başka işleyebiliyor.

İş Kanunu ücret en geç ayda bir ödenir şeklinde (nispi) emredici hükme sahip(md. 32). Sözleşmeyle şayet 1 aydan daha kısa bir süre belirlenmemişse, işçinin çalışmaya başladığı günden itibaren 1 ay geçmekle temerrüt oluşmalıdır.
Ama Yargıtay kıdem tazminatında aramadığı ihtar şartını ücrette arıyor.