Mesajı Okuyun
Old 13-06-2007, 18:27   #2
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan Konuyla ilgili karar

T.C.
YARGITAY
2. HUKUK DAİRESİ
E. 2003/6353
K. 2003/7765
T. 28.5.2003
• MUAYYEN MAL VASİYETİNİN İFASI TALEBİ ( Menkullerin Musalehe Teslimi Gayrimenkullerin Onun Adına Tapuya Tesciliyle Olacağı )
• TAPUYA TESCİL ( Muayyen Mal Vasiyetinin İfası Menkullerin Musalehe Teslimi Gayrimenkullerin Onun Adına Tapuya Tesciliyle Olacağı )
• VASİYETNAMENİN İFASI TALEBİ ( Ayni Bir Hak Olmayıp Şahsi Alacak Hakkı Niteliğinde Olduğu - Vasiyeti İfa İle Mükellef Olanların Mal Vasiyetini İfa Etmemeleri Durumunda Vasiyet Lehdarı TKM’nin 541. m. Gereğince Vasiyet Olunan Malı İsteyebileceği )
• MAL VASİYETİNİN İFA EDİLMEMESİ ( Vasiyeti İfa İle Mükellef Olanların Mal Vasiyetini İfa Etmemeleri Durumunda Vasiyet Lehdarı TKM’nin 541. m. Gereğince Vasiyet Olunan Malı İsteyebileceği )
743/m.541,556
4722/m.17
ÖZET : Davada muayyen mal vasiyetinin ifası talep edilmiştir. Muayyen mal vasiyetinin ifası ( TKM md. 541 ); menkullerin musalehe teslimi gayrimenkullerin onun adına tapuya tesciliyle olur. Vasiyete konu taşınmazın tapu kaydı getirtilmeden; vasiyetin ifası olanağı bulunup bulunmadığı araştırılmadan eksik tahkikatla yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.

Muayyen mal vasiyetinde, lehine mal vasiyet edilenin, vasiyet olunan malı, vasiyet borçlularından, talep etme hakkı ( vasiyetnamenin ifasını istemesi ), ayni bir hak olmayıp şahsi alacak hakkı niteliğindedir. Vasiyeti ifa ile mükellef olanların, mal vasiyetini ifa etmemeleri durumunda, vasiyet lehdarı; Türk Kanunu Medenisinin 541. maddesi gereğince vasiyet olunan malı isteyebilir. Vasiyet lehdarının, mal vasiyetini kabul etmemesi ( TKM. md 556 ) ifayı isteme hakkından feragat niteliğindedir.

DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Mirasçılık ve mirasın geçişi, miras bırakanın ölümü tarihinde yürürlükte olan hükümlere göre belirlenir. ( 4722 S.K. md.17 )

1- Davada muayyen mal vasiyetinin ifası talep edilmiştir. Muayyen mal vasiyetinin ifası ( TKM md. 541 ); menkullerin musalehe teslimi gayrimenkullerin onun adına tapuya tesciliyle olur. Vasiyete konu taşınmazın tapu kaydı getirtilmeden; vasiyetin ifası olanağı bulunup bulunmadığı araştırılmadan eksik tahkikatla yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.

2- Muayyen mal vasiyetinde, lehine mal vasiyet edilenin, vasiyet olunan malı, vasiyet borçlularından, talep etme hakkı ( vasiyetnamenin ifasını istemesi ), ayni bir hak olmayıp şahsi alacak hakkı niteliğindedir. Vasiyeti ifa ile mükellef olanların, mal vasiyetini ifa etmemeleri durumunda, vasiyet lehdarı; Türk Kanunu Medenisinin 541. maddesi gereğince vasiyet olunan malı isteyebilir. Vasiyet lehdarının, mal vasiyetini kabul etmemesi ( TKM. md 556 ) ifayı isteme hakkından feragat niteliğindedir. Vasiyet lehdarı olan davacı Hatice'nin vasiyetnamenin açılmasına ilişkin dosyadaki beyanının bu çerçevede değerlendirilmesi gerektiğinin gözetilmemesi de doğru görülmemiştir. Bu yönün gözetilmemesi de bozma sebebi sayılmıştır.

SONUÇ : Hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, 28.05.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.