Mesajı Okuyun
Old 23-05-2007, 10:02   #10
Av. Hatun Olguner

 
Varsayılan

Sayın Meslektaşım AVK_E ;

Cevabi mesajınızı yeni okuyabildim. Bana ulaşmadığı için tesadüfen konuya tekrar bakarken farkettim.T.K. nun 35.maddesinin uygulama alanı ve kapsamları ile ilgili genel kuralın boşanma davalarında uygulanamayacağına ilişkin açık bir yasaklayıcı kural olmamakla birlikte,boşanma davalarının kamu düzenine ilişkin olması,boşanma sebepleri ve iddiaları hakimin geniş inceleme yetkisi ve görevinin bulunması,tarafların kabullerinin bulunduğu konularda dahi hakimin kamu adına başkaca delilleri toplama ve değerlendirme yapma yetkisi aynı zamanda görev ve yasal zorunluluk olarak tayin edildiğinden,uygulamada hakimler,davalıya bizzat tebligat yapılması veya davadan haberdar olabileceği usullerle tebligat yapılmasını gözetmektedirler. Kanunun verdiği yetki ve görevin ,resen araştırma ve yargılama yetkisinin bir yansıması olan bu uygulama yaygın olarak yürütülmektedir. Diğer davalarda kabul edilen T.K. m 35 e göre tebligat yapılmasına ilişkin usul ve esasların boşanma davalarında bu gerekçelerle uygulanmadığını zannediyorum. Ancak boşanma davaları ile ilgili olarak TK m 35 e göre tebligat konusunda Yargıtay"ın görüş ve uygulamasına örnek olabilecek bir karara şimdiye kadar rastlamadım. Sizin için özellikle araştıracağım,umarım konu ile ilgili bir örnek uygulama bulurum. Doğru yol ve yöntemleri bilmek ve yasal açıdan mümkünse,TK m 35 e göre tebligat yapılması kötüniyetli davalılara karşı da işlerin yürümesini sağlar tabii ki. Ama bu olayda da iki bakış açısı karşılaşmış oluyor : Hakimin resen araştırma ilkesi ve görevi bir yanda;
kötüniyetli davalının davayı sürüncemede bırakma isteğine karşı etkili bir tebligat usulü ve bu usulü haklı sebeplerle kullanmak isteği bu yanda. Birlikte araştıralım ve somut örnek bulalım diyorum. İyi günler ve iyi çalışmalar dilerim.