Mesajı Okuyun
Old 28-12-2010, 20:06   #3
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan talveq
Geçenlerde İzmir'de Ağır Ceza mahkemelerinden birinde (izmirli meslektaşlar bu ağır ceza mahkemesini koalyca tahmin edebilir) duruşmaya girdim...2 tutuklu sanık var ve ben her ikisinin de müdafiiyim..Ancak CMK'dan atanan 2 müdafii de girdi..ilk duruşma..benim vekaletim yok...CMK müdafiileri "biz CMK müdafiisiyiz..ancak sanıklar kendilerine özel vekil tayin etmiş görevimiz bitti" diyerek salondan ayrıldılar..Tutanağa yazıldı bu hususlar...Bu arada hakim bana "avukat bey vekaletiniz nerde" dedi...bende "vekaletim yok...ancak sanıklara da sorabilirsiniz beni kabul edip etmediklerini..kaldı ki ceza yargılamasında kesin kabul şartı da değil vekalet" dedim...hakim "avukat bey sizin yüzünüzden CMK müdafiileri dışarı çıktı...vekaletinizin olmadığını söyleseydiniz ben onları çıkarmazdım" dedi...bende" adı üzerinde siz bile CMK müdafii diyorsunuz..Sayın hakim ben müdafiiyim..sanık müdafiisi...katılan olsa idim vekalet gerekirdi...ancak sanık için bu şart değil" dedim...Bu şekilde tartıştık...Tanıklar dinlenirken soru sormak istedim..bana "vekaletiniz yok soru soramazsınız" dedi..tabi ben zıvanadan çıktım.."vekaletim yoksa ve beni müdafii yahut vekil olarak tanımıyorsanız benim burda ne işim var...o halde benim duruşmadan çıkmama karar verin...duruşmadan çıkarmayacaksanız soru sormamı engelleyemezsiniz" dedim...tabi soru sormamı engelleyemedi..ancak bana vekalet sunmam için kesin süre verdi))
Bu konuda ne düşünüyorsunuz...Sizce ben müdafiimiyim...vekilmi?...

Değerli meslektaşım siz müdafisiniz. İster seçilme ister atanma yoluyla olsun ceza soruşturmasında şüpheli/sanığı savunan avukatın adı "müdafi" dir. Bu husus yasayla belirlenmiş olup, tartışma dışıdır. Seçilmiş müdafi ile atanmış müdafi arasında ceza muhakemesi hukuku anlamında hiçbir fark görülemez.

İlgili madde şu şekildedir:

CMK.m.2:
MADDE 2. (1) Bu Kanunun uygulanmasında;
.......................................
c) Müdafi: Şüpheli veya sanığın ceza muhakemesinde savunmasını yapan avukatı,
......................... ifade eder.

Öte yandan, sanığın sorgususunun yapıldığı celsede, sanık henüz vekaleti bulunmayan avukatın müdafii olduğunu, savunmasını onun huzurunda yapacağını kabul eylemişse, müdafiin bu celsede CMK.dan kaynaklanan yetkileri kullanması engellenemez. Bahsettiğiniz yargıcın davranışları, evvela CMK.215-216. maddelerine aykırıdır. Aslına bakarsanız CMK.nın tamamına aykırıdır.

Hakime bu hususta bir makam sahibi ve süjesi olarak yüklenmeniz fevkalade isabetli olmuş; uygun dil ve ölçü içinde, rica ederek değil söz ve talep resmiyeti içinde, vakur bir eda ile, asilane, maddi-pozitif hukuk üzerinden ayrılmadan ve konuyu dağıtmadan, yargılama süjelerine tazyik uygulamanın, onları olması gerekene taşımanın, burada anlatılmaz faydaları vardır

(Bu hakim arkadaşımız hislerine yenilmiş gibi geldi bana. Ceza yargılamasını iş yoğunluğu ve stresi altında artık bürokratik/yüzeysel bir faaliyet olarak da algılıyor olabilir.)

Müdafilik "görev" inizde başarılar dilerim. Saygılarımla.