Mesajı Okuyun
Old 15-07-2009, 18:02   #3
Av.Şentürk DURSUN

 
Varsayılan

Sayın meslekdaşım,
1- Olayda ödünç iş ilişkisi yoktur.
2- Burada muvazaalı işlem yapılarak işçinin haklarının tehlikeye düşürülmesi söz konusu olabilir. Çünkü işçinin sigortalı gösterildiği işveren (özel/tüzel kişilik)ödeme kabiliyetini haiz değilse, işçi açacağı davayı kazansa bile tahsil kabiliyeti olmamasından ötürü zarara uğrar.
3- İşverenin belge ve kayıtlarını gerçeğe/ fiili duruma uygun tutması gerekir. 'Kimse, kendi hatasından faydalanamaz' kuralı gereğince, asıl/ fiilen çalışılan işverenin işçiyi başka bir şirkette çalışıyor göstermesi hukuka aykırıdır ve cezayı gerektirir. Bu bağlamda, işçinin, işverenin bu hukuk dışı eyleminden bir zarar görmemesi gerekmektedir.
4- Alacak davasını fiilen çalışılan şirkete karşı açmak gerekir. Diğer şirket taraf değildir. Ancak, dava açmadan önce kayıtlı görünen şirketin mali durumunu incelemekte fayda vardır. Eğer herhangi bir ödeme/tahsil sorunu olmayacaksa o şirket te dava edilebilir. Bu halde ispat sorunu olmayacaktır. Ama, her iki şirkete birden dava açmanın sorunlu olacağını düşünüyorum.
5- Tespit davasına gelince... Burada bir ayrım yapmak gerekebilir: Eğer geçmiş dönem için primler yatmışsa ve kayıtlarda görünüyorsa, sorun yok. Yeni (gösterilen) dönem için de aynı şirket dava edilebilir. Primler ödenmemiş yahut hiç bildirilmemişse, bence fiilen çalışılan şirketi dava etmek uygun olabilir.
6- Önce alacak davası açıp sonuçlandırmanızı, bilahare (5 yıllık hak düşürücü süreyi kaçırmadan)hizmet tespit davası açmanızı tavsiye ederim.
Selamlar, başarılar... 15.07.2009, 19,02