Mesajı Okuyun
Old 11-01-2010, 20:41   #4
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan

Sigorta yönünden ek davadaki faiz olay tarihinden başlatılmaz.
Temerrüt tarihinden başlar. Sigorta şirketinin ihbar tarihinden itibaren 8 iş günü içinde ödeme yapması gerekir. İhbar varsa bu tarihte temerrüte düşmüş olur.Dolayısıyla ihbar tarihine göre ilk dava tarihi sonraki bir tarih olacağından kararın bozulmaması gerekir. İhbar yoksa ek dava için ıslah tarihinin faize esas alınması gerekir ki, başka bozma nedeni olmazsa düzeltilerek onama kararı verilebilir. Diye düşünüyorum.

T.C.
YARGITAY

11. HUKUK DAİRESİ

E. 2005/14182

K. 2007/809

T. 25.1.2007

• HAKSIZ FİİLE DAYALI TAZMİNAT İSTEMİ ( Haksız Fiilde Zarar Sorumlusunun İhbar ve İhtara Gerek Olmadan Haksız Fiilin Gerçekleştiği Tarihte Temerrüde Düştüğü - Fazlaya İlişkin Haklar Saklı Tututlarak Açılan Davada Alacağın Saklı Tutulan Kısmı İçin Temerrüt Tarihinin Olay Tarihi Olduğu )

• HAKSIZ FİİLDE TEMERRÜT ( İhtar ve İhbara Gerek Olmadan Hakısz Fiilin Gerçekleştiği Tarih Olduğu - Saklı Tutulan Fazlaya İlişkin Talep Hakkında Temerrüt Faizinin Islah Tarihinden İtibaren Değil Olay Tarihinden İtibaren İşletilmesi Gereği )

• TEMERRÜT FAİZİ BAŞLANGICI ( Haksız Fiil Nedeniyle İhtar ve İhbara Gerek Olmaksızın Bütün Zarar İçin Haksız Fiilin Gereçekleştiği Tarihte Başladığı - Islah ile Arttırılan Talep İçin Temerrüt Faizinin Olay Tarihinden İtibaren Yürütülmesi Gereği )

2918/m. 99

818/m. 41, 101

ÖZET : Dava, haksız fiilden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Haksız fiillerde zarar sorumlusu, ihbar veya ihtara gerek olmaksızın haksız fiilin gerçekleştiği tarihte temerrüde düşer. Davacılar vekili, fazlaya ilişkin tüm hakları saklı tutarak dava açmıştır. Bu nedenle, alacağın saklı tutulan kısmının temerrüt tarihi olan olay gününden itibaren işleyecek faiziyle hükmedilmesine engel bir durum yoktur.
DAVA : Taraflar arasında görülen davada Mersin Asliye 3.Hukuk Mahkemesi'nce verilen 08.07.2004 tarih ve 2003/1013-2004/379 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Deyiş Cesur tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
KARAR : Davacılar vekili, müvekkillerinin oğlunun davalıların malik, sürücü ve trafik sigortacısı oldukları aracın çarpması sonucu vefat ettiğini, destekten yoksun kaldıklarını ileri sürerek şimdilik 2.500.000.000.-TL'sı destekten yoksun kalma tazminatının davalılardan kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiş, ıslah ile talebini 9.749.267684.-TL'sına çıkarmıştır.
Davalı T.Genel Sigorta A.Ş. vekili, müvekkilinin sigorta limiti ile sorumlu olduğunu, kusurun belirlenmediğini, davadan önce temerrüde düşürülmediklerini savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı Salih Zeren, kusuru kabul etmediğini savunmuştur.
Davalı Met-Sa Ltd.Şti. vekili davarım reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamına göre, davalıların malik sürücü ve trafik sigortacısı oldukları araç ile davacının çocuklarına çarparak ölümüne neden oldukları, sürücünün 6/8 oranında kusurlu bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile 2.500.000.000.-TL'sının kaza tarihi olan 03.09.2002 tarihinden itibaren 7.249.257.684.-TL'sının ise ıslah tarihi olan 24.06.2004 tarihinden itibaren yasal faizi ile davalı sigorta için 2.500.000.000.-TL için dava tarihinden itibaren ıslah edilen kısım için ıslah tarihinden itibaren yasal faizi ile tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
1- Dava, haksız fiilden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
Haksız fiillerde zarar sorumlusu, ihbar veya ihtara gerek olmaksızın haksız fiilin gerçekleştiği tarihte temerrüde düşer. Davacılar vekili, fazlaya ilişkin tüm hakları saklı tutarak dava açmıştır. Bu nedenle, alacağın saklı tutulan kısmının temerrüt tarihi olan olay gününden itibaren işleyecek faiziyle hükmedilmesine engel bir durum yoktur.
Bu durum karşısında, ıslah dilekçesi dikkate alınarak hükmedilen maddi tazminat tutarlarının işleten ve sürücü olan davalılar Met-Sa Ltd. Şti ve Salih Zeren bakmamdan haksız eylem tarihinden itibaren isleyecek temerrüt faiziyle tahsiline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş ve kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
2- Öte yandan davalı sigorta şirketinin zararı giderim yükümlülüğünü düzenleyen Karayolları Trafik Kanunu'nun 99/1. maddesinde, rizikonun ihbarı ve gerekli belgelerin sigortacıya iletildiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde sigorta limiti kapsamındaki miktarların ödenmesi gerektiği düzenlenmiş olup, aynı hükme Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının 12. maddesinde de yer verilmiştir.
Somut olayda, davalı sigorta şirketine kaza nedeniyle tazminat istemi 23.01.2003 tarihinde tebliğ edilmiş ve 10 gün içinde ödenmesi istenmiştir. Buna göre, davalı sigorta şirketi bakımından tebliğden itibaren 10 gün geçmekle temerrüdün gerçekleştiğinin kabulü gerekmektedir.
O halde mahkemece, ıslah edilen kısım bakımından da anılan düzenlemeler gereğince temerrüt tarihinden itibaren faiz uygulanması gerekirken yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda 1 ve 2 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 25.01.2007 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.