"Hukuk devletinde kudretinden sual olunamayacak makam ve kişi yoktur."

Bu tez 1948 yılında Dr. Cemal Aygen tarafından savunulan ve kabul edilen tez'den alınmıştır.

Öncelikle savcı Ferhat Sarıkaya'ya geçmiş olsun; ancak bu karar diğer savcılarımıza da gözdağı niteliğinde olmasın diye düşünmek istiyorum. Bu düşüncem, Ankara'nın labirentlerinde ve puslu yollarında gözlemlediklerinden etkilenerek değişiyor: Ey savcılar yasal güvenceniz yoktur! diye bir ses duyar gibi oluyorum. Bu sesin kaynağını arıyor bulamıyorum.

Hukukçu bir meslektaşın önerisi ve deyimiyle, 82 belgesi'nde "cumhuriyet ... bir hukuk devletidir..." yazdığını anımsıyor ve bir avukat olarak SAVUNMA HAKKI KULLANDIRILMAYAN, AVUKAT TUTMA HAKKI KULLANDIRILMAYAN, VERDİĞİ KARAR YARGI (yani Muhakeme) DENETİMİ DIŞINDA BIRAKILARAK KUTSALLIK KAZANDIRILAN kanunda yazılı bir kuruluşun verdiği kararı içime sindiremiyorum.

5271 sayılı CMK m.150/3 ZORUNLU MÜDAFİLİK öngörmekte ve yargılamada profesyonel bir hukuk savunmanının yardımını sanığa (kimliğine bakmaksızın tüm sanıklara) tanırken, GÖREVİ BAŞINDAKİ BİR SAVCININ YARGILANMASINDA AVUKATSIZ BIRAKILMASINI KABUL EDEMİYORUM.

Her ne kadar ortada bir karar var ise de, YARGILAMA HUKUKU BİLİMSEL İLKELERİ BOZULARAK VERİLEN BU KARAR, yargının zedelenen onurunu kurtarmayacak ve uzun yıllar tartışmalara yol açacaktır.

Hukukçu meslektaşa kendi doğrularından ödünsüz bir yaşam diliyorum.

Ömer KAVİLİ
Avukat, İstanbul Barosu Avukat Hakları Merkezi üyesi

http://www.adalet.org/forum/goster.p...leki%20Konular
adresine yazdığımız yorumu SİTEMİZ OKUYANLARININ beğeni veya eleştirilerine sunuyorum.