Mesajı Okuyun
Old 19-01-2012, 15:12   #4
Cumhur Okyay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Güldal
Değerli Meslektaşlarım
Müvekkilin annesi ölmeden önce kendisine bir kısım taşınmazla ilgili tasarrufta bulunması için vekalet veriyor.Müvekkil de bu vekalete dayanarak taşınmazın tümünü 20 yıllığına kiralıyor.Sonrasında annesi vermiş olduğu vekaleti geri alıyor ve aynı taşınmazları başka kişilere ayrı ayrı kiralıyor.Müvekkilin kiralama sözleşmesinin iptali için dava açılmış ve devam etmekte iken biz de taşınmaz hakkında yapılan ikinci kira sözleşmelerinin iptali için dava açtık fakat bana taşınmazın aynı taşınmaz olduğu bilgisi verilmediğinden bu konuya hiç değinmedim.Sözleşmelerin iptalini gabin muvazaa gibi sebeplere dayandırdım.
1)Müvekkilin kira sözleşmesinin varlığına rağmen bu kira sözleşmelerinin yapılması ikinci söleşmeleri kendiliğinden geçersiz sayacağından bu hususu bu aşamada ileri sürmenin faydası olacak mıdır?
2)Davaya devam edilip bu şekilde iptalini sağlayamazsak müvekkilin sözleşmesinin mahkeme kararı ile iptal olması halinde ikinci sözleşmeler kendiliğinden geçerli olacak mıdır?
Yorumlarınızı bekliyorum
Saygılar...

Anne, vermiş olduğu vekaleti geri alsa da,daha önce vekalet yürürlükte iken, vekilin yapmış olduğu kiralama işlemi yürürlüktedir, ayaktadır; anne ile ilk kiracı arasında doğrudan hüküm ifade eder. Daha sonra, annenin vekaleti geri alarak üçüncü kişilerle yapmış olduğu ayrı ayrı kiralama işlemleri de birer taahhüt muamelesi olup, anne ile bu ayrı ayrı dediğiniz kişiler arasında tazminat talebine hak kazandırır.

Sorunuzdan alıntı;
Müvekkilin kiralama sözleşmesinin iptali için dava açılmış ve devam etmekte iken biz de taşınmaz hakkında yapılan ikinci kira sözleşmelerinin iptali için dava açtık fakat bana taşınmazın aynı taşınmaz olduğu bilgisi verilmediğinden bu konuya hiç değinmedim.Sözleşmelerin iptalini gabin muvazaa gibi sebeplere dayandırdım.

Cevap;
Sizin, ikinci kira sözleşmelerinin iptali için dava açmanızı, pek gerekli bulamadım. Size karşı açılmış bulunan, iptal davası ile bir ilgisi bulunmamaktadır; şa an itibariyle kiracı, müvekkilinizin kiraya verdiği kişidir.

Size açılan bu davada, bana göre, yapılacak iş, müvekkilinizin vekalet akdini kötüye kullanmadığı, 20 yıllığına kiraya tutanla el ve iş birliği içinde olmadığının ve taşınmazın kirasının, rayiç kiraya uygun olduğunun savunulması ve ispatı ve anılan 20 yıllık sözleşmenin iptalinin önlenmesidir. Kolay gelsin.