Mesajı Okuyun
Old 20-10-2015, 14:26   #45
ersintoker

 
Varsayılan Parmakçocuk

Çoğu tuğladan bir iki katlı evlerin bulunduğu, Tarlabaşı’nın arka yokuşlarından birine benzer sokakta yürürken,,, sana dönüp diyorum ki,,, insanın yaşamına doyması için,,, bir, böyle yoksulların bulunduğu bir yerde kalacaksın, hiç olmazsa bir süre,,, iki, aşık olacaksın, hem de birkaç kere,,, hepsi bu kadar mıydı tam hatırlamıyorum,,, düşünsem bir iki şey daha ekleyebilirim belki,,, sonra oradaki tek katlı evlerden birine giriyoruz, bizim evimiz,,, yerler toprak, etrafta doğru dürüst eşya bile görünmüyor,,, sen süpürmeye başlıyorsun,,, derken kapı açılıyor,,, kapının kilidi yok çünkü,,, var da kilitlenmiyor, hem zaten anahtarı dışardan üzerinde kalmış,,, kalmamış, burada adet böyleymiş,,, herkesin kapısı herkese açık,,, dileyen istediği zaman açıp giriyor içeri,,, sadece gecenin bir vaktinden sonra elayak çekilince ortadan, kendileriyle baş başa kalabiliyor insanlar,,, içeri bir kadın giriyor, sonra çocuklar,,, ama nasıl küçükler,,, bir tanesi yere yatmış fırdönüyor,,, biz orda yeniymişiz anlaşılan o kadın uyarıyor,,, aman dikkat edin fare delikleri varsa kapatın, yoksa bu parmakçocuklar kaçar içine, bir daha da çıkmazlar dışarı,,, peki deyip fare delikleri arıyoruz evin içinde ama benim gözüm parmakçocukta, hiç ağlamıyor hep gülüyor…


Kendi yeraltımın dostoyevsk yalnızlığına çekilip kalmışken, içine dalıverdiğim bu rüya, küçükburjuva izolasyonumun sınırlarını darmadağın etmek üzere kurgulanmış sanki,,, zaaflarım üzerine konuşmak için etrafımdaki herkesin sözlerini bitirmesini beklemek gibi uzun zamandır üzerime sinmiş son konuşmacılık kisvesini çıkarıp atmanın tam sırası,,, pusuda bekleyip, masa etrafına toplanmış topluluk üyelerinin söylediklerini dinleyip, bütün açıkları bir bir toplayıp ve bu arada kendime hepsinden daha fazla düşünme zamanı tanıyıp, son bir konuşmayla sözkonusu her neyse, onun üzerinde manifest bir sunumla ziyafeti taçlandırmanın başaçıkılmaz gururu,,, sıyrılıyorum artık senden,,, bir parmakçocuk olup ben de kaçacağım önüme ilk çıkan fare deliğine,,, arada bir başımı çıkarıp nanik yapmak da boynumun borcu olsun!