Mesajı Okuyun
Old 30-04-2015, 14:29   #39
ersintoker

 
Varsayılan Mavi tulumların güzeldi

Fabrika borusu öttüğünde gün doğumunda,,, sen yola koyulmuş olurdun çoktan,,, elinde sefertası…

Güneşse güneş, bulutsa bulut ve yağmur ve karsa havanın rengini döndürüveren,,, senin tulumların hep maviydi,,, sonradan öğrendim tabii bunlar seni yolda taşırlarmış,,, haftasonlarında eve getirdiklerini gördüğümde anladım,,, yağlı, isten kara, kayışa dönmüş gibiydiler ve annemin kaynattığı kazanlarda arınırlardı ancak,,, o da bir parça…

Cer atölyesini görmedim, bilmedim hiç, ama senin kazanlar içinde yankıladığın çekiç seslerini duyardım sanki hep, Porsuk kıyısındaki çayırda misket oynarken yaşıtlarımla…

Arkadaşlarının çoğu bisikletleriyle giderdi fabrikaya, hatırlıyorum saat kulesinin altındaki bisiklet parkından onları… Sen yürürdün,,, bisikletli fotoğrafların aile albümünde siyah-beyazdan sararmaya yüz tutarken…

Ben Porsuk’ta yüzemezdim, hatta boğulayazdım bir defasında ki sen Tuna’nın buzlu sularında kulaçlamıştın gençliğini,,, fiyakalıydın,,, ama taşırdın yine de o halini haftasonları tulumlarını çıkarıp takımlarını çektiğinde üzerine, kravatın eksik olmazdı ve sinek kaydı tıraşın ve akşam sofrasında çay bardağında parlattığın rakının keyfi nerelerdeydi?

Sen nerelerdeydin? Altı çocuğunu okullara salıverirken,,, biz nerelerdeydik? Anlayamadım,,, anlayamadım ki ne çare…
Hayatını ellerinle yaşadın ve bitirdin ellerinle,,,

Keşke 1 mayısları bilseydik beraber,,, fabrika borusuyla boşalsaydık meydanlara,,, elini tuttuğumda gülüverseydin mavi tulumlarınla,,, oğlum deseydin,,, baba!