Mesajı Okuyun
Old 21-10-2010, 18:10   #2
Avukat Tekin

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
8. CEZA DAİRESİ
E. 2006/4762
K. 2006/7034
T. 27.9.2006
� PİYASAYA SAHTE PARA SÜRMEK ( Suçunun Kendi İçinde Teselsülü de Kapsadığından Uygulama Olanağı Bulunmayan Teselsül Hükmü Uygulanarak Cezasında Artırım Yapılarak Sanığa Fazla Ceza Tayininin Hatalı Olduğu )
� TESELSÜL ( Piyasaya Sahte Para Sürme Suçunun Kendi İçinde Teselsülü de Kapsadığından Uygulama Olanağı Bulunmayan Teselsül Hükmü Uygulanarak Cezasında Artırım Yapılarak Sanığa Fazla Ceza Tayininin Hatalı Olduğu )
� ERTELEME ( Sanık Müdafiinin Takdiri İndirim Maddesinin Uygulanması ve Hükmolunan Cezanın Ertelenmesi Talebi İle İlgili Olumlu Olumsuz Bir Karar Verilmemesinin Hatalı Olduğu )
� PARADA SAHTECİLİK SUÇU ( Kendi İçinde Teselsülü de Kapsadığından Uygulama Olanağı Bulunmayan Teselsül Hükmü Uygulanarak Cezasında Artırım Yapılarak Sanığa Fazla Ceza Tayininin Hatalı Olduğu )
� HAKLARDAN YOKSUN BIRAKILMA ( Parada Sahtecilik - Sanığın Kasten İşlemiş Olduğu Suçtan Dolayı Hapis Cezasına Mahkumiyetinin Kanuni Sonucu Olarak 5237 S. TCK�nunda Belirtilen Haklardan Yoksun Bırakılmamasının Bozmayı Gerektirdiği )
765/m.316
5237/m.197/1

ÖZET : 1- Piyasaya sahte para sürme suçunun kendi içinde teselsülü de kapsadığından, uygulama olanağı bulunmayan teselsül hükmü uygulanarak cezasında artırım yapılarak sanığa fazla ceza tayini,

2- Sanık müdafiinin takdiri indirim maddesinin uygulanması ve hükmolunan cezanın ertelenmesi talebi ile ilgili olumlu olumsuz bir karar verilmemesi,

3- Sanığın kasten işlemiş olduğu suçtan dolayı hapis cezasına mahkumiyetinin kanuni sonucu olarak 5237 sayılı TCK.nunda belirtilen haklardan yoksun bırakılmaması, bozmayı gerektirmiştir.

DAVA : Parada sahtecilik suçundan sanık Ferit'in yapılan yargılanması sonunda; Hükümlülüğüne ve zoralıma dair ( ANKARA ) 8. Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 13.6.2005 gün ve 507 esas, 78 karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtay'ca incelenmesi sanık müdafii tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı C.Başsavcılığından tebliğname ile 23.5.2006 günü daireye gönderilmekle incelendi:

Gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Yerinde görülmeyen sair itirazlarının reddine,

Ancak;

1- Dosya kapsamına ve mahkemenin kabulüne göre hükümlünün suça konu sahte parayı piyasaya sürmesi biçimindeki eyleminin, 765 sayılı TCK.nun 316 ve 5237 sayılı TCK.nun da 197/1. madde ve fıkrasına aykırılık oluşturduğu gözetilerek anılan her iki yasa hükümleri birbirleriyle karşılaştırıldığında; 5237 sayılı TCK.nun da 197/1. madde ve fıkrası uyarınca hükmolunacak hapis cezasının alt haddi bakımından hükümlü lehine ise de; somut olayda hükümlünün, taklit veya tağyirde iştiraki olmaksızın taklit veya tağyir eden kimse ve mutavassıt ile anlaşmaksızın suça konu sahte parayı piyasaya sürme şeklindeki eylemi nedeniyle 765 sayılı TCK.nun 316. maddesiyle birlikte 318. maddesinin de uygulanacağı gözönüne alındığında hükmolunacak hapis cezalarının sanık lehine olduğu gözetilmeden, olayda uygulama yeri bulunmayan 5237 sayılı TCK.nun 197/2. madde ve fıkrasıyla hüküm kurulması,

2- Kabul ve uygulamaya göre de;

a- Piyasaya sahte para sürme suçunun kendi içinde teselsülü de kapsadığından, uygulama olanağı bulunmayan teselsül hükmü uygulanarak cezasında artırım yapılarak sanığa fazla ceza tayini,

b- Sanık müdafiinin takdiri indirim maddesinin uygulanması ve hükmolunan cezanın ertelenmesi talebi ile ilgili olumlu olumsuz bir karar verilmemesi,

c- Sanığın kasten işlemiş olduğu suçtan dolayı hapis cezasına mahkumiyetinin kanuni sonucu olarak 5237 sayılı TCK.nunda belirtilen haklardan yoksun bırakılmaması,

SONUÇ : Bozmayı gerektirmiş sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan CMUK.nun 326/son madde ve fıkrası uyarınca ceza süresi bakımından kazanılmış hakkı saklı kalmak koşuluyla hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi ( BOZULMASINA ), 27.09.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.