Mesajı Okuyun
Old 27-09-2008, 13:51   #3
Av.Mehmet_Ali

 
Varsayılan

T.C.

YARGITAY

7. CEZA DAİRESİ

E. 2004/10856

K. 2005/21627

T. 20.12.2005

• HIRSIZLIK ( Tutanak Düzenlenen Konutta Sanıktan Evvel Kiracı Olup Olmadığı Araştırılıp Varsa Dinlenmesi Gereği - Kaçak Elektrik Kullanılması )

• KAÇAK ELEKTRİK KULLANILMASI ( Tutanak Düzenlenen Konutta Sanıktan Evvel Kiracı Olup Olmadığı Araştırılıp Varsa Dinlenmesi Gereği - Hırsızlık )

• TANIK BEYANI ( Tutanak Tanıkları İle Olay Tutanağında İsmi Geçen Şahsın Beyanı Alınıp Söz Konusu Kaçak Hattın Ne Zaman Tesis Edildiği Araştırılması Gereği - Kaçak Elektrik Kullanılması/Hırsızlık )

5237/m. 141, 142

ÖZET : 14.1.2002 tarihli kaçak elektrik kullanma tespit tutanağında "kolan dışından hat çekmek suretiyle" kaçak elektrik kullandığının tespit edildiği belirtilmiş olup sanık savunmalarında aboneliğin üç dört yıl önce ölen babası adına bulunmakla birlikte evde beş altı aydan bu yana kendisinin oturduğunu daha önceleri ise evde kiracının bulunduğunu belirttiği cihetle sanığın daha önce bir başka evde oturup oturmadığı, tutanak düzenlenen konutta sanıktan evvel kiracı olup olmadığı araştırılıp varsa dinlenilerek ayrıca tutanak tanıkları ile olay tutanağında ismi geçen Ayşe isimli şahısında beyanı alınıp söz konusu kaçak hattın ne zaman tesis edildiği araştırılıp sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekir.
DAVA :
Hırsızlık suçundan sanık Mustafa hakkında yapılan duruşma sonunda: Beraatine dair REYHANLI Sulh Ceza Mahkemesinden verilen 19.7.2002 tarihli hükmün Yargıtayca incelenmesi müdahil idare vekili tarafından süresinde istenilerek dava evrakı Cumhuriyet Başsavcılığının bozma isteyen 1.3.2004 tarihli tebliğnamesiyle daireye verilmekle dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : 14.1.2002 tarihli kaçak elektrik kullanma tespit tutanağında "kolan dışından hat çekmek suretiyle" kaçak elektrik kullandığının tespit edildiği belirtilmiş olup sanık savunmalarında aboneliğin üç dört yıl önce ölen babası adına bulunmakla birlikte evde beş altı aydan bu yana kendisinin oturduğunu daha önceleri ise evde kiracının bulunduğunu belirttiği cihetle sanığın daha önce bir başka evde oturup oturmadığı, tutanak düzenlenen konutta sanıktan evvel kiracı olup olmadığı araştırılıp varsa dinlenilerek ayrıca tutanak tanıkları ile olay tutanağında ismi geçen Ayşe isimli şahısında beyanı alınıp söz konusu kaçak hattın ne zaman tesis edildiği araştırılıp sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik incelemeyle hüküm kurulması,
SONUÇ : Yasaya aykırı müdahil idare vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün istem gibi BOZULMASINA, 20.12.2005 günü oybirliğiyle karar verildi.
YARGITAY

13. HUKUK DAİRESİ

E. 2007/10958

K. 2008/306

T. 16.1.2008

• MENFİ TESPİT DAVASI ( Aboneliğin Tesis Edildiği Taşınmazını Kiraya Verirken İptal Ettirmediği Abone Sözleşmesinin Yürürlükte Olduğu Süre İçinde Taşınmazda Oturanların Kullandığı Elektrik Bedelinden Abonenin Sorumlu Olduğu )

• KAÇAK ELEKTRİK ( Aboneliğin Tesis Edildiği Taşınmazını Kiraya Verirken İptal Ettirmediği Abone Sözleşmesinin Yürürlükte Olduğu Süre İçinde Taşınmazda Oturanların Kullandığı Elektrik Bedelinden Abonenin Sorumlu ise de Kaçak Elektrik Kullanımından Dolayı Sorumlu Olmadığı )

• KİRACI ( Aboneliğin Tesis Edildiği Taşınmazını Kiraya Verirken İptal Ettirmediği Abone Sözleşmesinin Yürürlükte Olduğu Süre İçinde Taşınmazda Oturanların Kullandığı Elektrik Bedelinden Abonenin Sorumlu Olduğu )

2004/m.72

ÖZET : Her ne kadar abone, aboneliğin tesis edildiği taşınmazını kiraya verirken iptal ettirmediği abone sözleşmesinin yürürlükte olduğu süre içinde taşınmazda oturanların kullandığı elektrik bedelinden sorumlu ise de, haksız fiil niteliğinde olan kaçak elektrik kullanımından dolayı sorumlu değildir.
DAVA : Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda, ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı, kendisine ait taşınmazı kiraya verdiğini, davalının kaçak elektrik kullandığı gerekçesiyle hakkında icra takibi yaptığını, kullanılan elektriğin kiracıların oturduğu döneme ait olduğunu, ayrıca kaçak elektrik de kullanmadığını ileri sürerek, borçlu olmadığının tespiti ile %40 tazminata karar verilmesini istemiştir.
Davalı, 25.01.2005 tarihinde, sayacın vekalet mühürlerinin olmadığı ve numaratör ile oynanmak suretiyle kaçak elektrik kullanıldığının tespit edildiğini, abone olan davacı adına işlem yapıldığını savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davalı, davacının kaçak elektrik kullandığından bahisle davacı hakkında icra takibi yapmış, davacı ise, adına olan abone sözleşmesini iptal ettirmeden, aboneliğin tesis edildiği taşınmazı 01.10.2001 ile 26.11.2005 tarihleri arasında kiraya verdiğini ve kaçak elektrik kullanmadığını belirterek kaçak elektrik bedelinden sorumlu olmadığının tespiti için eldeki davayı açmıştır. Bu iddiasını doğrulamak için de kira sözleşmelerini dosyaya ibraz etmiştir. Kaçak elektrik kullanma haksız fiil olup, sonuçlarından haksız fiili işleyen kişi sorumludur. Her ne kadar abone, aboneliğin tesis edildiği taşınmazını kiraya verirken iptal ettirmediği abone sözleşmesinin yürürlükte olduğu süre içinde taşınmazda oturanların kullandığı elektrik bedelinden sorumlu ise de, haksız fiil niteliğinde olan kaçak elektrik kullanımından dolayı sorumlu değildir. Davalının, kaçak elektrik kullanıldığına dair dosyaya sunduğu 25.01.2005 tarihli tutanakta ticarethanenin Ö... İnşat tarafından büro olarak kullanıldığının yazıldığı, başkaca kaçak kullananın kim olduğunu belirleyecek bir bilginin bulunmadığı, celp edilen Ticaret Sicil Memurluğu yazısından da davacının bu şirket ile ilgisinin bulunmadığı anlaşılmaktadır. Öyle olunca davacının kiraya verdiği mecurda kiracı şirketin kaçak elektriği kullandığı anlaşılmaktadır.
Kaçak elektriği davacının kullandığı kanıtlanamadığına göre davanın kabulüne karar verilmesi gerekir. Mahkemece aksi düşüncelerle yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazının kabulü ile kararın temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA , peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 16.01.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi