Mesajı Okuyun
Old 13-04-2007, 00:17   #39
Av.Nazlı Yolaç

 
Varsayılan

sevgili meslekdaşlarım,
mesleğimizin zorluklarından ötürü aktarılan serzenişler de, çekilen sıkıntılar da, yaşanan güzellikler de hepsi gerçekleri anlatıyor, hepsi ayrı bir açılım sunuyor bu konuda. Bakış açılarına göre yaşananların algılanışı ve beklentilerin karşılanışı tabii ki farklılıklar gösteriyor, göstermelidir de. Ben ise, çoook eskilerde kalan günleri hatırlatan bu başlık altında yazarken mesleğe ilk başladığım zamanlardan bugüne kimin nasıl ulaştığını örnekleyecek hatıralarımı anlatmak istedim.
22 yıl oldu bu mesleğe başlayalı, hala ilk günkü mutluluk ve heyecanla ve şevkle yapıyorum işimi... Hani bir arkadaşımızın dediği gibi, ilk günde de bunu hissettim, hala da aynı coşkuyla hissediyor ve söylüyorum; "bugün hayata yeniden başlasam, seçmek isteyeceğim tek meslek hukukçuluk olurdu". Hangi noktasında olursak olalım, hukuka gönül vermiş insan olmak önemli bence, hakim, savcı, avukat, noter... ne olursak olalım, mesleğimiz hukukçuluk, işimiz avukatlık, işimiz hakimlik, işimiz savcılık. yani üst açılım hukukçuluk. işte gönlümüz bu mesleğe aşkı ve bağlılığı kaybetmediği sürece, her türlü sorun da bunalım da aşılır bir gün...
Evet, yıllar önce mesleğe başladığımda benzer sorunları ben de, benim çağdaşım arkadaşlarım da yaşadılar, bizden öncekiler de yaşadı, bizden sonrakiler de... bundan sonra mesleğe adım atanlar da yaşayacaklar. ancak kendi dönemimizden arkadaşlar arasında yaptığım karşılaştırmalarda, meslek onurundan ödün vermeyenlerin, bugün hala alnı açık başı dik olabilenlerin gerçekten mutlu, onurlu ve hem maddi hem de manevi tatmine ulaşmış durumda olduğunu görüyorum.
Bizimle aynı dönemde fakültede okuyup aynı dönemde mezun olan ve avukatlığa başlayan bir arkadaşımız vardı. Bu arkadaşımız avukatlığa başladıktan sonra, aileden de bir zenginliği olmadığı halde, çok kısa süre sonra, birdenbire, gözle görülür ve dikkat çekici bir değişim geçirdi. Giyim kuşam, yaşam tarzı, aynı dönemde başlayan tüm arkadaşlarımızdan çok çok daha fazla bir hızla değişti. Gelir durumunda çok hızlı bir artış olduğu her halinden belli idi. Bu arkadaşımız bayan bir avukattı ve de bakınca hakikaten de çok çalışıyordu. Bu kadar yeni işe başlayan birisinin bu kadar hızla ilerlemesi aynı dönemde başlayan bizlerde merak uyandırsa da, kısmetinin açıklığına bağlıyorduk başlarda. Ama inanın iki yıl geçmedi olay anlaşıldı, arkadaşımız meğerse bazı senetlerde tahrifat yaparak tahsilatlar yapmış ve daha bir sürü meslek onuru ile bağlaşmayan işi ortaya çıktı, yargılandı, meslekten atıldı sonunda, hani tüm kazancı(tabi maddi olarak) o iki yıl içinde ne kazandı ise o oldu. Mesleğin de kendisinin de onurunu koruyarak ayakta kalma mücadelesi veren tüm arkadaşlarıma bakıyorum şimdi hepsi hala işlerini yapıyorlar, yaşamlarını bu meslekten kazandıkları ile gayet de iyi koşullarda sürdürüyorlar. Evet ultra zengin olan yok belki ama refah seviyesi olarak hiç de azımsanmayacak noktadalar hepsi de.
Yani sevgili genç melekdaşlarım, yolunuz uzun, meşakkatli ama ilerinin aydılık olup olmaması size bağlı. Zor zamanlar, inişler çıkışlar her zaman olabilir, umutlar kırılabilir ama hızlı yükselmek, olabileceğinden daha hızlı yükselmeyi istemek, zorluklara göğüs germek yerine kaypak yollara sapmak o çok istenen yüksekliğe hiçbir zaman çıkamamak anlamına da geliyor. Sağlam ve emin adımlarla yürümek, hem kendinizin hem de mesleğin onurundan ödün vermeden ilerlemek ve de en önemlisi akılla hareket etmek her zaman istediğiniz yere getirecektir, yılmayın, sizin yolunuz bizim yolumuzdan daha çakıllı olabilir, ama herkes kendi çağında yaşayacaktır, kendi çağının zorlukları ile başa çıkacaktır, mutlak. Belki şimdiden sonra mesleğe başlayan arkadaşlarımız daktilo ile çalışmanın ne demek olduğunu, bir dilekçeyi belki on defa daktilo etmeyi , bizim yıllar sonra ilk çıktığında kurtarıcı olarak gördğümüz daksili bile bilmeyecekler. Yani çok şey değişiyor,işte uyap geldi, neredeyse duruşmaları bile ofisten takip edeceğiz, artık hayal gibi gelmiyor. Oysa 20 sene önce, bırakın bilgisayarı, elektrikli daktilo bile (dikkat edin elektronik değil o sonra çıktı) ender büroda vardı. Herşey değişiyor, yaşamda da, olumlu-olumsuz değişimler olabiliyor. Sizin yaşadığınız koşullar ve zorluklar sizinle aynı zamanda başlayan her meslekdaşınız için geçerlidir, unutmayın sabreden, direnen, aklı ile hareket eden, onurundan ödün vermeyenler kalacaktır güzel günlere.

Sevgi ve saygılarımla,