Mesajı Okuyun
Old 28-03-2008, 16:53   #2
Av.Ergün Vardar

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
11.Hukuk Dairesi
Esas: 2004/611
Karar: 2004/10288
Karar Tarihi: 25.10.2004
ÖZET: Söz konusu davada tarım kredisi alan kişinin ölümü üzerine, bakiye kredi borcunun ödenmesine güvence sunan özel bir hayat sigortası olarak tanımlanmakta olup, kredi alacaklısı, kredi borçlusunun hayatı üzerine sigorta sözleşmesi akdetmektedir. Bankanın kredi alanın kredi ilişkisi boyunca hayatta kalmasında menfaati bulunduğundan böyle bir sözleşmenin geçerli olduğunun kabulü gerekir. Tarım kredisi kullanıcılarına yaş itibariyle sınırlama getirilmiştir. Sözleşmenin baştan geçersiz olduğu, davacıların miras bırakanın da yaş itibariyle gerekli koşulları taşımadığı dikkate alınarak, davanın reddine karar verilmesi usul ve kanuna aykırıdır.
(6762 S. K. m. 1321) (818 S. K. m. 1, 11)
Dava: Taraflar arasında görülen davada Mucur Asliye Hukuk Mahkemesi'nce verilen 08.05.2003 tarih ve 2001/309-2003/102 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Berkant Şengel tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Karar: Davacılar vekili, müvekkillerinin murisinin davalı bankadan tarımsal kredi kullandığını, birkaç yıldır olduğu gibi 2000-2001 döneminde de hayat sigortası kapsamına alındığını, 29.03.2001 tarihinde aniden vefat ettiğini, bu durumu öğrenen bankanın diğer davalıya başvurarak hayat sigortasını iptal ettirdiğini, iptal gerekçesi olarak murisin yaş haddinin dolmasının ileri sürüldüğünü, davalı bankanın kötüniyetli hareket ettiğini, kredi borcunu ödemek zorunda kaldıklarını ve tazminat ödenmediğini iddia ederek, 1.000.000.000.-TL maddi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Z Bankası vekili, müvekkilinin davalı B Hayat Sigorta A.Ş.nin acentesi olduğunu, husumet düşmeyeceğini, davacıların murisinin yıllardır kredi kullandığını, 12.10.2000 tarihinde kredinin yenilendiğini, yaş itibariyle hayat sigortasına tabi tutulmadığını, diğer kredi kullananlarda olduğu gibi 09.02.2001 tarihinde sigorta listesinden çıkarıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Diğer davalı, davaya yanıt vermemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlar ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacıların murisinin davalı bankadan kredi kullandığı, bankanın diğer davalı B Sigorta A.Ş.nin acentesi sıfatıyla hareket ederek kredi kullananları zirai kredi hayat grup sigorta kapsamına aldığı, sigorta poliçesi listesinin hazırlanması ve kredinin kullanıma sunulmasının aynı anda olduğu, primin krediden kesilerek verildiği, sigortacının onayı olmadan sözleşmeden cayamayacağı, cayma koşullarının sınırlı olarak belirlendiği, murisin 1933 doğumlu bulunduğu, yaşını gizlediğinin ispat edilemediği, bankanın acente olması nedeniyle sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 529.500.000.-TL.nın davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
1- Dava, tarımsal kredi müşterileri grup hayat sigorta sözleşmesine dayalı tazminat istemine ilişkindir.
Kredi hayat sigorta sözleşmesi genel olarak, kredi alanın ölümü üzerine, bakiye kredi borcunun ödenmesine güvence sunan özel bir hayat sigortası olarak tanımlanmaktadır. ( Bkz, Yongalık, A.Hukuki Açıdan Kredi Hayat Sigortası, Sh.10 vd. ). Bu tür sözleşmelerde, kredi alacaklısı ( kredi veren ), kredi borçlusunun ( kredi alan ) hayatı üzerine sigorta sözleşmesi akdetmektedir. Kredi verenin, kredi alanın kredi ilişkisi boyunca hayatta kalmasında menfaati bulunduğundan, TTK.nun 1321 nci maddesi uyarınca böyle bir sözleşmenin geçerli olduğunun kabulü gerekir. Bu sigorta sözleşmesi, kredi alanların grup oluşturduğu, tek bir poliçede sigortalı olarak gösterildikleri grup kredi hayat sigortası şeklinde de düzenlenebilir. Diğer sigorta sözleşmelerinde olduğu gibi, grup kredi hayat sigorta sözleşmesinin kurulması da belli bir şekil şartına bağlı değildir. BK.nun 1 ve 11 nci maddeleri uyarınca sigortacı ile sigorta ettirenin icap ve kabulleriyle sözleşme vücut bulur.
Dava konusu olayda, davacıların miras bırakanı Kocabey B'ın davalı Z bankası Mucur Şubesinden tarımsal kredi kullandığı, kredi sözleşmesi hükümleri gereğince, diğer davalı B Hayat Sigorta A..Ş ile davalı banka şubesi arasında tarımsal kredi kullananların dahil olacağı grup hayat sigorta sözleşmesi akdedildiği ve bu sigortanın amacının sözleşmenin 1 nci maddesinde, kredi kullanan gerçek kişilerin ölümleri halinde kredinin ödenmemesi nedeniyle mirasçıların mağdur olmalarının önlenmesi olarak açıklandığı hususları tartışmasızdır. Anılan sözleşmede, grup hayat sigortasına 18-65 yaş arası sağlıklı her tarımsal kredi müşterisinin dahil olacağı hükme bağlanmıştır. Keza, aynı sözleşmenin "tazminat" başlıklı 11 nci maddesinde de, sigorta tazminatının öncelikle kredi borcu miktarınca bankaya, bakiye bir miktar kalırsa mirasçılara ödeneceği kararlaştırılmıştır. Davacıların miras bırakanı Kocabey B'ın 1933 doğumlu olduğu, 529.500.000.-TL tutarında kullandığı tarımsal kredi nedeniyle 31.12.2000 - 31.12.2001 tarihleri arası için grup hayat sigorta poliçesine dahil edildiği, ancak 29.03.2001 tarihinde öldüğü, davacıların miras bırakanı dahil sigorta kapsamına alınan 65 yaş üzeri kredi kullananların adlarının listeden silinerek davalı sigortacı tarafından sigortalarının iptal edildiğinin diğer davalı banka şubesine ( kredi verene ) bildirildiği, kredi borcunun fer'ileriyle birlikte 17.09.2001 tarihinde davacılar tarafından ödendiği hususları da dosya kapsamı ile sabit ve çekişmesizdir. Çekişme, geçerli bir sigorta sözleşmesinin olup olmadığı, davacıların tazminat isteme haklarının bulunup bulunmadığı yönlerindedir. Grup kredi hayat sigorta sözleşmesi özel şartlarında açıkça poliçe kapsamına 18-65 yaş arası sağlıklı tarımsal kredi müşterisinin dahil olacağı kararlaştırılmış olup, gruba dahil olacak tarım kredisi kullanıcılarına yaş itibariyle sınırlama getirilmiştir. Ancak, davalı banka tarafından diğer davalı sigortacıya gönderilen listeye aralarında davacıların miras bırakanının da bulunduğu 65 yaş yukarısı tarımsal kredi kullanıcıları da dahil edilmiştir. O halde, mahkemece, grup hayat sigortasına dahil edilen 65 yaş yukarısı kredi kullananlar açısından sigorta sözleşmesinin doğmadığı, baştan geçersiz olduğu, davacıların miras bırakanın da yaş itibariyle gerekli koşulları taşımadığı dikkate alınarak, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı biçimde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
2- Bozma sebep ve şekline göre davalılar vekilinin sair, davacılar vekilinin tüm temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
Sonuç: Yukarıda ( 1 ) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, kararın davalılar yararına BOZULMASINA, ( 2 ) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin sair, davacılar vekilinin tüm temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, ödedikleri temyiz peşin harcın istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 25.10.2004 tarihinde oybirliği ile karar verildi.(¤¤)