Mesajı Okuyun
Old 05-07-2010, 14:31   #16
üye15755

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Hades
Sayın Çırak,
1.si kararda "mülkiyet ihtilafı"nın olmadığının neden özellikle belirtildiğini düşündünüz mü?

2.si ısrarla yargılama giderlerine ve yargılama giderlerinden olan vekalet ücretine "para alacağı" demenizin hukuki olarak yanlış olduğunu düşünüyorum.

Sizin söyleminize dair konuyla ilgili durumda yanlış gördüğüm şeyi bir karar üzerinden anlatalım :

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi, 25.05.2009 T., Esas: 2009/3408, Karar: 2009/10930: "Borçlu vekili, takip konusu ilamın taşınmazın aynına ilişkin olduğunu, kesinleşmeden takip konusu edilemeyeceğini ileri sürerek takibin iptalini istemiştir. Mahkemece, takip konusu ilamın gayrimenkulün aynına ilişkin olduğu ve kesinleşmeden takip konusu edilemeyeceği gerekçesiyle talebin kabulüne karar verilmiştir.

Takip konusu ilam incelendiğinde, davalı alacaklının;
1 - Eser sözleşmesinin feshi,
2- 157 parsel sayılı taşınmazla ilgili tapu iptal ve tescil,
3- İnşaatı bitmiş ve başkalarına satılmış binaların yer aldığı 162 ve 163 sayılı parsellere karşılık eser sözleşmesinin feshinden doğan alacak davası olmak üzere üç ayrı isteğinin olduğu görülmektedir.
12.11.2008 tarihli takip talebinde de, takip konusu ilamın "c" bendinde yer alan 161 ve 162 parsel sayılı taşınmazlara karşılık hükmedilen alacağın takibe konulduğu görülmektedir. Bilindiği üzere aynı davada birden çok istem yer alabilir. Bu istemlerin bazısının kesinleşmeden takibe konulamayacak olması, bundan bağımsız diğer alacak kalemlerinin takibine engel değildir. Nitekim alacaklının, yargılama giderlerinin 190/240'ını takibe koyduğu, tapu iptal ve tescil ile ilgili "b" bendindeki karara isabet eden yargılama giderlerini özenle ayırdığı görülmektedir. Hal böyle olunca, ilamın alacağa ilişkin bölümünün kesinleşmeden takibe konulması doğru olup, mahkemece şikayetin reddi yerine aksi düşüncelerle yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir."
Olay budur Sayın av.cafer özkan ın da benim de vurguladığım budur. Umarım artık anlatabilmişimdir

Saygılarımla...

Benim arz ettiğim Yargıtay ilamında Yargıtay'ın kararını dayandırdığı hukuki gerekçe "taraflar arasında mülkiyet ihtilafının olmaması" değildir. Onu sadece "bu konuda bir inceleme yapmaya gerek yok" kabilinden belirtmiştir. Yargıtay'ın asıl gerekçesi, mahkeme kararındaki tazminat hükmünün gayrimenkulün aynına ilişkin olmamasıdır.
Arz ettiğim bu kararda olduğu gibi, mahkeme kararında infazı için kesinleşmesi gereken bir hükümle beraber kesinleşmesi gerekmeyen bir hüküm de var ise (örneğin para alacağı)
bu durumda hem bu para alacağı ve hem de yargılama masrafları ile vekalet ücreti kararın kesinleşmesi beklenmeden aynı takibe konu edilebilirler.