Mesajı Okuyun
Old 15-09-2006, 00:10   #5
alifatih

 
Varsayılan

Hırsızlık konularında; eğer suçu işleyen 18 yaşından küçükse, büyük olsa bile bu hırsızlık kullanma hırsızlığıysa yani çalan kişi geri vermişse bunlar şikayete bağlı, şikaeytte vazgeçince kişi beraat eder. Mahkemeye dava açıldığında zaten ilk yapılan şey "zarar görme ihtimaline binaen, katılan olarak dosyada devam edilmesine" yazar, kişi katılan olur.

Ancak mahkeme tebligat göndermişse, boş yere gönderecek hali yok. Dinlenmesi gerekiyordur... Tebligata riayet etmeyen kişiler -burada tanık gibi değerlendirilirse" CMK 44 maddesine göre hakkında zorla getirme emri çıkartılır... Polis zoruyla duruşmada hazır edilir. Eğer kişi verdiği adreste bulunamayacaksa, bu durumu tebligatı gönderen postacıya evdekiler söyler ve kaldığı adresi verir, o da mahkemeye iletilir, bulunacağı adresine tekrar tebligat çıkmaz, CMK 44 maddeye göre yeni adresi de yazılarak zorla getirme emri gönderiliri, sonuçta şikayetçiyi polis kelepçeleyip getirmiyor, kendisine duruşmaya gitmesini söylüyor (en azından burada böyle) daha sonra da kişi duruşmaya katılıyor.

Bütün bunlarla uğraşmak yerine madem kişi şikayetçi oldu dosyasını takip etmeli, 1 kere de olsa duruşmaya katılmalı, enazından şikayetinden vazgeçtiğini söylemek için gitmeli bence, zaten 1 kere dinlendikten sonra olağanüstü bir durum olmadıkça ikinci kez çağrılmıyor.

Yani sonuç olarak şikayetinden vazgeçmiş bile olsa çağrıya uymak zorundadır. Örneğin bir tanığa çağrı gönderildiğinde dikkate almayarak kendi kendine "ben tanıklık yapmam" deyip adliyeye gelmemezlik yapamaz, gelip "ben tanıklık yapmak istemiyorum" der...