Mesajı Okuyun
Old 21-08-2014, 09:11   #7
Gariban_Lawyer

 
Varsayılan

Bu konuda yazdığım bir dilekçeyi paylaşmak istiyorum.Belki yardımcı olur.

T.C.
.... KAYMAKAMLIĞI

TÜKETİCİ SORUNLARI HAKEM HEYETİ BAŞKANLIĞI’NA

Şikâyet Eden : .....
ADRES :.....

Vekili : .....
Adresi : ......

Şikâyet Edilen : ....BANK GENEL MÜDÜRLÜĞÜ
Adresi : ......
Şikâyetin Parasal Değeri : .... TL
Şikâyetin Tarihi :
Şikâyetin Konusu : Müvekkilimin kullanmış olduğu kredi için dosya ücreti, sigorta bedeli, komisyon gibi adlarla alınan bedellerin iadesi talebimizdir. (4077/6. Ve 10. maddeleri)
Açıklamalar :

1- Müvekkil, ....Bank .... Şubesi’nden ..... tarihinde ..... Türk Lirası nakit ödemeli kredi almıştır.

2- Banka ile işbu krediye ilişkin olarak sözleşme imzalanmış ancak bu sözleşmenin bir örneği müvekkile verilmediği gibi önceden hazırlanmış matbu sözleşme olması dolayısıyla sözleşmenin içeriğine müdahale hakkı da verilmemiş ve müzakere edilmemiştir (4077/6. Madde). Bu kredi için müvekkilden .... TL ..... adı altında dosya masrafı tahsil edilmiştir.

3- Sözleşmeler taraflar arasında akdedilirken, sözleşme hürriyeti ilkesine bağlı olarak taraflar arasında dengesizliğe yol açacak veya taraf aleyhine olacak bir maddenin hukuken bağlayıcılığı yoktur (4077/6. Madde )
Bankadan kredi kullanımında dosya masrafı ve ipotek ücreti vs adı altında ücret tahsil edileceği sözleşmede yer alsa dahi bunların haksız şart olduğu yolunda Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 2011/3576 E, 2011/10221 K sayılı kararında; “kredi verilmesi için zorunlu olan masrafların tüketiciden istenebileceğini ancak bu masrafların konusunda uzman bilirkişi ya da heyetince tespit edilecek miktara göre işlem yapmak gerekir iken sözleşmede her türlü vergi, resim, harç, sigorta primi, operasyon masrafını ödemeyi kabul ve taahhüt eder hükmü gereği, diğer ücret ve masraflar başlığı adı altında matbu belirlenen bir miktarın tüketiciden alınacağına dair hükmü haksız şart olduğunun kabulü gerekir” şeklindedir.
Yine Isparta Tüketici Sorunları Hakem Heyetinin 26.01.2010 tarih ve 22 sayılı, banka tarafından alınan komisyon, ekspertiz ücreti ve sigorta bedelinin iadesi kararının, itirazen inceleyen Isparta 1. Asliye Hukuk Mahkemesince (2010/118 K.) onanması ve mahkeme kararının da Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 2011/1870 K. Sayılı kararıyla onanmasıyla emsal teşkil edecek bir karar haline dönüşmüştür.
Yargıtay’ın 5.3.2013 tarih ve 2013/4374 E., 2013/5267 K. Karar sayılı bu kararında;
‘’ Bankanın sözleşmedeki hükme dayanarak haklı ve makul olmayan, ayrıca belgelendirilmeyen dava konusu giderleri talep etme hakkı bulunmadığı, talep edilen bu giderlerin ödeme tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalı taraftan talep edilebileceği, soyut olarak istihbarat gideri adı altında ücret alınmasının mümkün bulunmadığı bankanın bu tür işlemleri Merkez Bankasının nezdinde tutulan negatif kayıt sistemi ve Kredi Kayıt Bürosu A.Ş. nezdinde tutulan kayıtlardan bu durumun tespit edilmesinin mümkün olduğu, bu nedenle davacı tarafın istihbarat ücreti adı altında haksız alınan bedel için icra takibi yapmakta haklı olduğu alacak miktarının likit olduğu anlaşıldığından davanın kabulüne, davalı itirazının iptaline, icra takibinin devamına, asıl alacak üzerinden hesaplanan %40 icra inkar tazminatının (icra takibi 05.07.2012 tarihinden önce başlatıldığından) davalıdan tahsiline karar vermek gerekir.’’ denilmektedir.
4- Krediye bağlı sözleşmelerde dosya masrafı ve benzeri isimler altında yapılacak kesintilerde taraf olan tüketiciye önceden bilgilendirme yapılması zorunluluğu bulunmaktadır. Yine bu bağlamda tüketici dosya masrafı işlemine bağlı olarak rıza ve onayını sözleşme içinde kaim bulunan madde karşısına kendi yazısıyla tarih ve imza koyması halinde bu sözleşmenin bağlayıcılık hükmü ile geçerliliği olacaktır. Aksi bir durum satıcının/kredi verenin ispat yükü yasal hüküm gereğidir (4077/6. Madde). Eğer tüketici kendi rızası ile dosya masrafı ücretini ödemeyi kabul etmiş olsaydı bu duruma itiraz etme hakkı bulunmayacaktı.

5- Kredi veren, kredi sözleşmesi esnasında bu bilgileri vermek zorundadır. Fakat bu bilgileri vermekten imtina ederek ve bilerek tüketiciden hile ile gizleyip mağduriyetine sebebiyet vermektedir. 4077 Sayılı kanunun 10. maddesine göre; “Tüketici kredisi, tüketicilerin bir mal veya hizmet edinmek amacıyla kredi verenden nakit olarak aldıkları kredidir. Tüketici kredisi sözleşmesinin yazılı olarak yapılması ve bu sözleşmenin bir nüshasının tüketiciye verilmesi zorunludur. Taraflar arasında akdedilen sözleşmede öngörülen kredi şartları, sözleşme süresi içerisinde tüketici aleyhine değiştirilemez.
Sözleşmede;
a) Tüketici kredisi tutarı,
b) Faiz ve diğer unsurlarla birlikte toplam borç tutarı,
c) Faizin hesaplandığı yıllık oran,
d) Ödeme tarihleri, anapara, faiz, fon ve diğer masrafların ayrı ayrı belirtildiği ödeme
planı,
e) İstenecek teminatlar,
f) Akdi faiz oranının yüzde otuz fazlasını geçmemek üzere gecikme faizi oranı,
g) Borçlunun temerrüde düşmesinin hukuki sonuçları,
h) Kredinin vadesinden önce kapatılmasına ilişkin şartlar,
ı) Kredinin yabancı para birimi cinsinden kullandırılması durumunda, geri ödemeye ilişkin taksitlerin ve toplam kredi tutarının hesaplanmasında, hangi tarihteki kurun dikkate alınacağına ilişkin şartlar,
Dolayısıyla müvekkilden haksız ve hukuksuz olarak kredi kullandırım ücreti (dosya masrafı) adı altında alınan 190,48 Türk Lirası’nın müvekkile iade edilmesi gerekir.

6- Bahse konu şikâyet 4077 Sayılı Kanunun ilgili 22/5. Maddesi hükmü gereğince Hakem Heyeti yetki ve görev alanı içerisinde bulunmaktadır.

7- İşbu şikâyet ikâmesinde Hakem Heyetine başvurmak zarureti doğmuştur.

Hukuki Sebepler : 4077 Sayılı Kanun ile diğer ilgili tüm mevzuat.
Hukuki Deliller : Kredi Sözleşmesi, ödeme belgesi, ihtarname, posta gönderi ekleri, bilirkişi incelemesi, fazlaya ilişkin delil sunma hakkımız saklıdır.
İstem Sonucu : Yukarı da izah etmeye çalıştığım ve re’sen dikkate alınacak nedenlerle;
a. Bankanın kullanmış olduğum krediler nedeniyle tarafımdan alınan .... TL kredi-dosya masrafı ücretinin ..... tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsiline,
b. Yapılan masrafların karşı tarafa tahmiline,
c. Fazlaya ilişkin haklarımın saklı tutulmasına karar verilmesini vekaleten arz ve talep ederim. ......(TARİH)


Şikâyet Eden
.....Vekili
Av. ......