Hakan Hakari'nin görüşlerine katılmadığım hususu belirmek isterim...

İntihara yardım konusu esas itibari ile icrai bir hareketle gerçekleşir fakat intihar etmek isteyen kişi sevdiği ile evlenmek ister fakat anne baba buna izin vermez, kızın ya sevdiğimin olurum ya da kara toprağın, lakırdılarını kulak arkası yapan anne-baba, kızın intihar hareketlerini gerçekleştirmeye başladığı köprüye varamamış, bu noktada hala anne-babasının iradesi tamamlanmamıştır, belkide yetişeceklerdi ve yine seni sevdiğine vermeyecez deselerdi ne değişecekti acaba, yada gelselerdi tamam seni sevdiğine verecez ama buna rağmen vermeyen ve tekrar kavuşamamktan intihar eden kızın anne-babasının ihmali olarak bir hukuki bir sorumluluğu olması gerektiğini düşünüyorum...

Tahayyül gücümüzü zorlarsak, namuslarının lekelendiğini düşünen aile kızı ya öldürmek ya da intihara teşvik etmek isteyeceklerdir, bu noktadan hareketle kızın nasıl olsa istemeyeceği biriyle evlendirmeye zorlamaları aslında, kızın intihar etmesi için zemin hazırlamaktan başka birşey olmasa gerek.

Kanunun 84. maddeinin ilk fıkrası intihar kararını kuvvetlendiren ya da yardım eden demiştir. Bu hususta yardım sözcüğünün biraz daha açılması kanaatinde olup, diğer şartlarında mevcut olduğunu kabul edersek sevdiğne verilmeyen kızın intihara teşvik kapsamına kızmende olsa alınması gerektiği kanısındayım...