En başta, Üstad Hulusi Metin'in "tatlı dil" önerisinin, bihassa bu çeşit uyuşmazlıklarda çok geçerli olduğunu kabul ederek; somut olayda, ayıplı değil, "eksik iş" vardır ; ikisi arasında ihbar bakımından fark bulunmaktadır. Eksik iş= yapılmamış iş demek olup, teslim alındığı sırada ihbarının yapılmış olup olmadığı aranmayacaktır.

Önce bir delil tesbiti yaptırın ve tüm eksiklikleri tesbit ettirin ardından,
"Akdin feshi" kelimesini asla kullanmadan, karşı tarafa eksikliklerin tamamını içeren ( tesbit raporunu da ekleyerek ) bir ihtarname gönderin ve tamamlanması için 15 günlük süre verin ve sürenin sonunda mahkemeden izin alıp (BK.m.97) müteaahit nam ve hesabına kendinizin tamamlayacağını ve tüm masraflarla birlikte, gecikme nedeniyle zarar ziyan da talep edeceğinizi ihtar edin.

Sürenin sonunda mahkemeye başvurup; hem izin ve hem de tesbit raporundaki para tutarının müteahhitten önceden tahsiline dair karar isteyin ve alın.
Bunların yanı sıra, bu konuda bol olan Yargıtay örnek kararları ile Önceki Borçlar Kanunu m.97 ile ilgili karar ve açıklamaları iyice gözden geçirin diyorum. Kolay gelsin...