Mesajı Okuyun
Old 02-01-2015, 23:11   #7
Av. Yasin Yıldız

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan aykut cura
Kamulaştırma Kanunundaki köklü değişim öncesi yani 2000'li yıllardan önce, idare kamulaştırma kararı almış ve kamulaştırma evrakını mal sahibine tebliğ için notere verdiğini varsayalım. Noter bu tebligatı mal sahibine göndermiş fakat usulüne uygun biçimde tebligat yapılamamıştır. Mal sahibi örneğin bu usulsüz tebligatı 01.06.2010 günü öğrenmiştir.
Yapılacak iş 30 gün içinde bedel artışı konusunda dava açmaktır. (idarenin bankaya yatırdığı ihtilafsız bedelin daha önce bankadan alınmamış olması ve tapuda ferağ verilmemiş olması şartıyla)
Daha önce siteye yazdığım yazıda görüşümü ve uygulamanın böyle olduğunu belirtmiştim. Bugün Bursa’dan beni arayan bir genç meslektaşım, yukarıdaki koşullarda bedel artışı davası değil de, kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davası açtığını, Bursa’da lehe hüküm aldığını ve kararın Yargıtayca onandığını söyledi.
[FONT='Calibri','sans-serif'] Bu açıklamayı da hemen bilgilerinize iletiyorum.[/font]

Sayin Aykut Cura;degerli bilgilerinizi paylastiginiz icin tesekkur ederim. Bende bu gunlerde boyle bir davanin hazirliklarini yapmaktayim. Benim acacagim davada muvekille 2942 s. Kanuna uygun yapilan bir tebligat yok ancak muvekkil idareye kamulastirmadan bilgi sahibi olduguna ve kamulastirma evraklarini istedigine dair dilekce vermis. Bunun karsiliginda idarenin cevabinin ne oldugu ve ne tur belgeleri verdigine dair herhangi bir bilgi,belge veya kayit yok. Bir ictihadi birlestirme kararinda eger malike usulune uygun tebligat yoksa, 30 gunluk hak dusurucu surenin ancak tapuda ferag tarihinden itibaren baslayacagi belirtilmisti. Bu IBB kararina gore, eger tapuda ferag yoksa haricen ogrenmenin, surenin baslamasinda etkili olmamasi gerektigini dusunuyorum.