Mesajı Okuyun
Old 18-04-2006, 12:01   #41
Ramazan NARİN

 
Varsayılan

Sayın ERZADEOĞLU,
Hocam,
Formdaki konunun kişiselleştirildiğine atıfta bulunmanızdan dolayı, M.K.'nun 1. maddesini yeniden okuyarak, (HUKUKÇU OLMADIĞIMDAN YORUMLAMAM YANLIŞ AMA) getirdiğinize bir cevap vermek ihtiyacını, affınıza sığınarak hissettim.

Hakim'in re'sen değerlendirme,tavsif,karar verme hak yetkisi elbette ki tartışılamaz. Yasada var olan boşluğu hakimin takdirinin doldurması da güzel.

Ancak, bu arada şunu da unutmamamız gerekiyor sanıyorum. Üst yargı dahil, tüm mahkeme kararlarında hakimin faktörünün 1. faktör olarak kabul ettiğimizde, değişen, değiştirilen kararlara, içtihatlara YANLIŞLIĞI ORTAYA ÇIKAN KARARLARA ne diyeceğiz? Hukuk GENEL kURULLARI' nın, temyiz mahkemelerinin önündeki dosyaların çokluğu, bu farklılıktan değil mi? Önünüze bir karar geldiğinde, bu kararı veren hakim olduğuna göre; bu karar doğrudur DİYE Mİ DÜŞÜNMEMİZ GEREKİYOR ?

Vekalet konusunda yasalar, bilerek veya bilmeyerek boşluklar vermiş. Hakimlerin bu boşlukları doldurduğunu düşünüp, teselli olmamız doğru mu veya niye devletin bazı kurumları her türlü vekalete dayanan işlemlerinde süre arıyorlar?

Şahitle bir alacağın ispatı ve istememezliğini tartışırken, ilgi yasaların kötü niyetli bazı kişilerin yanlarına iki şahit alarak alacak iddiasında bulunabileceklerini, yani alacaklı sıfatındakilerin potansiyel olarak kanuna karşı hile gerçekleştirebileceklerini yasaların kabul ettiğini hukukçu arkadaşlarımız ileri sürmüştü.

Peki, vekalet alanların kanuna karşı ebed-i müddet bir hile yapmayacaklarını, asla kötü niyetli olmayacaklarını, aradan yıllar geçsede vekalet verenin yenileme tasdiki aranmadan vekil olanın vekil edenin adına hareket ettiğini kim nasıl garanti ediyor?

Hukuktaki bu boşluğun yarattığı, imtiyaz gerçek hukukçuların hoşuna, gerçekten gidiyor mu? Gerçek hukukçuların veya vekaleten hareket edenlerin YASAL KORUNMAYA-HAKİM TAKDİRLERİNE bir ihtiyaçları mı var? Böylesine sağlanan üstünlükten vekil olanlar gerçekten mutlu mu ve vicdanen rahat mıdırlar?

Hukuki tartışma elbette sizin buyurduğunuz usul takip edilerek yapıldığında HUKUKİ SONUÇ doğurur. Fakat bu arada, etmenlerin, şikayetlerin, hatta kişisel tespitlerin göz önüne alınmasıyla varsa bir yasal boşluk onun doldurulmasını istemek gerekirse yapıcı eleştiriler ortaya koymak doğru değil midir?

Konuya kattığınız akademik katkıdan dolayı ben şahsen, size teşekkür ediyorum hocam.