Mesajı Okuyun
Old 03-04-2017, 16:21   #7
Av.Şenel DELİGÖZ

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY

19.Hukuk Dairesi
Esas: 2015/17736
Karar: 2016/6115
Karar Tarihi: 07.04.2016


İTİRAZIN İPTALİ DAVASI - SÖZLEŞME UYARINCA ANKARA İCRA DAİRELERİNİN YETKİLİ OLDUĞU GÖZETİLMEDEN YANILGILI DEĞERLENDİRME SONUCU DAVANIN USULDEN REDDİ - HÜKMÜN BOZULMASI GEREĞİ

ÖZET: Müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla davaya konu genel kredi sözleşmesini imzalayan davalılar tacir olmasalar bile, tacirler arasındaki yetki sözleşmesi TTK'nun maddesinde öngörülen teselsül karinesi uyarınca davalıları bağlar. Bu durumda, mahkemece sözleşme uyarınca Ankara icra dairelerinin yetkili olduğu gözetilmeden, yanılgılı değerlendirme sonucu davanın usulden reddi doğru değildir.

(6100 S. K. m. 17) (6102 S. K. m. 7)

Dava: Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın usulden reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

Karar: Davacı vekili; müvekkili banka ile dava dışı A....T....İnş. Turz. Pet. Ür. İç ve Dış Tic. Ltd. Şti. arasında akdedilen ....... ve ............tarihli genel kredi sözleşmeleri uyarınca kredi kullandırıldığını, davalıların da ....... tarihli ve .........TL bedelli kredi sözleşmesini müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıklarını, sözleşmeden doğan yükümlülüklerin yerine getirilmemesi nedeniyle keşide edilen kat ihtarnamesine rağmen, kredi borcunun ödenmemesi nedeniyle, A.........İ. .....M...nün ....... E. sayılı dosyasında davalılar aleyhine başlatılan icra takibinin davalıların haksız itirazları ile durduğunu belirterek, davalıların itirazlarının iptaline ve davalılar aleyhine %20'den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.

Davalılar süresinde verdikleri cevap dilekçelerinde; ikamet yerlerinin ......olması nedeniyle, ...........mahkemelerinin ve icra dairelerinin yetkili olduğunu, her ne kadar davacı tarafça dava konusu genel kredi sözleşmesi uyarınca Ankara mahkemeleri ve icra dairelerinin yetkili olduğu iddia edilmiş ise de, sözleşmede yetkiye ilişkin kısmın boş olduğunu, böyle bir ibare var ise, bunun davacı banka tarafından sözleşmeye sonradan eklendiğini, bu durumun da sözleşmeyi geçersiz kılacağını, ayrıca sözleşme tarihinde yürürlükte olan 6100 sayılı HMK'nun 17. maddesi uyarınca ancak tacirler ve kamu tüzel kişileri arasında yetki sözleşmesi yapılabileceğini ve kendilerinin tacir olmadıklarını belirterek, yetki itirazında bulunmuşlar ve davanın reddini savunmuşlardır.

Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davalıların tacir olmamaları nedeniyle, HMK'nun 17. maddesi hükmü uyarınca yetki sözleşmesi şartının geçersiz olduğu, davalıların adreslerinin ....... olduğu, .........icra dairelerinin yetkili bulunmadığı, itirazın iptali davalarında yetkili icra dairesinde usulüne uygun icra takibi yapılmış olmasının dava şartı olduğu ve bu dava şartının eldeki davada gerçekleşmediği gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.

Dava, davacı banka ile dava dışı şirket arasında akdedilen ve davalıların müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzaları bulunan genel kredi sözleşmeleri uyarınca kullandırılan kredilere ilişkin alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.

Takibe dayanak yapılan ve davalıların kefil olarak imzaladıkları genel kredi sözleşmesinin tarafı olan davacı banka ile dava dışı asıl borçlu A.......-T.......İnş. Turz. Pet. Ür. İç ve Dış Tic. Ltd. Şti. tacirdir.

Müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla davaya konu genel kredi sözleşmesini imzalayan davalılar tacir olmasalar bile, tacirler arasındaki yetki sözleşmesi 6102 sayılı TTK'nun 7. maddesinde öngörülen teselsül karinesi uyarınca davalıları bağlar. Bu durumda, mahkemece sözleşme uyarınca Ankara icra dairelerinin yetkili olduğu gözetilmeden, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde davanın usulden reddi doğru değildir.

Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 07.04.2016 gününde oybirliği ile, karar verildi. (¤¤)

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programı