Mesajı Okuyun
Old 13-05-2009, 00:04   #31
concept

 
Varsayılan Tahliye davası, fesih iradesinin tek yanlı olarak bildirilmesidir.

Konunun çözümünün, sözleşmeler hukuku ve feshin hukuki niteliğinde düğümlendiğine kanaat getirdim. Ancak; Prof.Arpacı'nın konu ile ilgili görüşünden anladığım kadarıyla tahliye kararı ile birlikte sözleşme de feshedilmiş oluyor. Feshedilmiş sözleşmeye dayanarak da bir hak talebinde bulunulamaz.

"Kiracı...verilen mehil içinde kanuna uygun ödemede bulunmazsa, kiraya veren, sözleşmeyi feshedebilecektir. Bunun için dava açılmasına gerek yoktur. Yani kiraya verenin kiracıya yönelteceği bir irade beyanı m(yenilik doğurucu beyanı) fesih sonucunu sağlamaya yetecektir. Ne var ki, uygulamada, tahliyeyi temin için hemen hemen bütün hallerde dava açılmaktadır." (Borçlar Hukuku Özel Hükümler, Filiz Kitabevi 1992, sf 243-244

"Temerrüt ihtarının hukuki sonuç doğurabilmesi için, ihtarda istenen kiraların açıkça belirtilmesi, ödenmesi için yasal 30 günlük süre verilmesi, ödenmediği taktirde aktin feshi ile tahliye davasının açılacağının belirtilmesi zorunludur. (6 HD, E. 1987/2845 K. 1987/3824 T. 30.3.1987)


Bu durumda; "mahkeme kararı kesinleşene kadar sözleşmedeki muacceliyet şartı geçerlidir." görüşüne katılmıyorum. Ancak; tartışmalar faydalı oldu. Teşekkür ederim.