Merhaba meslektaşlarım,

Üç gündür araştırdığım, ancak net yanıt bulamadığım bir konuda görüşlerinize ve varsa Yargıtay kararına ihtiyacım var.

Şöyle ki;

Bir ceza dosyamızda müvekkil sanık hakkında huzur ve sükunu bozma suçundan beraat, hakaret suçundan adli para cezası, mala zarar verme suçundan adli para cezası ve tehdit suçundan mahkumiyet kararı verildi. Katılan vekiline de tek bir maktu vekalet ücretine hükmedildi.

Müvekkil sanığın masumiyetine olan inancı karşısında HAGB talep etmedik. Savcı da beraat istemesine rağmen beklemediğimiz şekilde ve hukuka aykırı olduğunu düşündüğümüz halde aksi yönde karar verildi.

1) Hakaret ve mala zarar verme suçundan adli para cezası miktar itibariyle kesin. Biz hatalı olduğunu düşündüğümüz bu kararı kesin olmasına rağmen istinaf ettik. Yerel mahkemece istinaf talebimizin (karar bu suçlar yönünden kesin olduğundan) istinaf yolu açık olmak üzere reddine karar verildi. İstinaf talebimizin reddine dair bu kararı istinaf ettik. Ancak bu 2 adli para cezası yönünden kesinleşme yapılarak infaza gönderildi.

2) Tehdit suçu yönünden mahkumiyet hükmüne karşı istinaf yasa yolu açıktı. İstinaf ettik.

3) Huzur ve sükunu bozma suçundan beraat kararı kesinleşti.

4) Mütalaaya aykırı olduğu için savcı da istinaf talebinde bulundu.

5) Katılan vekili lehine hükmedilen vekalet ücretini icraya koydu.

Beraat yönünden lehimize vekalet ücretine hükmedilmemiş olmasının yasa ve yerleşik içtihatlara uygun olduğunu gördüm.

Subjektif bağlantı nedeniyle aslında ayrı ayrı suçların bir arada yargılaması yapılmıştır. Bu hususta birçok makale okudum.

Ana kural, ceza kararları kesinleşmeden icraya konulamaz. İstinası haksız tutuklama nedeniyle tazminat kararı kesinleşme olmadan icraya konulabilir.

Soruma gelince;
1) Kararda katılan vekili lehine tek bir maktu vekalet ücretine hükmedildiğine göre ve katılan vekiline vekalet ücreti aslında ikisi adli para cezası olmak üzere miktar itibariyle kesin (ancak istinaf talebinin reddi kararını istinaf ettik) ve biri istinaf incelemesinde olan mahkumiyet hükmü nedeniyle takdir edildiğine göre (benim hukuki değerlendirmem bu şekildedir), katılan vekili bu tek maktu vekalet ücretini mahkumiyet hükümlerinden ikisi kesinleştiği için icraya koyabilir mi?

2) Kısmi kesinleşme halinde tek vekalet ücretinin icrası halinde, tüm kararın kesinleşmesini beklemek gerekir mi?

3) İcra Mahkemesine, ceza kararı kesinleşmemiştir şeklinde memur işlemini şikayet etsem sonuç ne olur?

4) İcra Mahkemesi şikayeti dosya üzerinden reddederse karşı yan vekili bir cevap dilekçesi sunması ya da vekalet ibraz etmesi halinde vekalet ücretine hak kazanır mı?

Şimdiden teşekkürler.