Mesajı Okuyun
Old 26-04-2008, 15:53   #2
tolga doğan

 
Varsayılan

Sn. Mehmet KARABACAK;

Eklediğim Yargıtay kararında da 1 yıllık hak düşürücü sürenin borçlu olunmayana paranın ödenmesi halinde açılacak olan istirdat davaları için öngörülmüş olduğu belirtilmiş. Umarım karar işinize yarar. İyi çalışmalar...

T.C.

YARGITAY

13. HUKUK DAİRESİ

E. 2005/1661

K. 2005/7411

T. 2.5.2005

• MENFİ TESPİT DAVASI ( İİK'nun 72/VII Maddesinde Düzenlenen 1 Yıllık Hak Düşürücü Süre Borçlu Olmadığı Paranın Yatırılması Nedenine Dayalı Olarak Açılan İstirdat Davası İçin Öngörüldüğü )

• TAKİP SONUCU SATIŞ AŞAMASINDA MENFİ TESPİT DAVASININ AÇILMASI ( 1 Yıllık Hak Düşürücü Süre Borçlu Olmadığı Paranın Yatırılması Nedenine Dayalı Olarak Açılan İstirdat Davası İçin Öngörüldüğü )

• ZAMANAŞIMI ( İİK'nun 72/VII Maddesinde Düzenlenen 1 Yıllık Hak Düşürücü Süre Borçlu Olmadığı Paranın Yatırılması Nedenine Dayalı Olarak Açılan İstirdat Davası İçin Öngörüldüğü )

2004/m.72/VII

ÖZET : Davacı tarafından aleyhine yapılan takip sonucu satış aşamasında menfi tesbit davasının açıldığı anlaşılmaktadır. İİK'nun 72/VII maddesinde düzenlenen 1 yıllık hak düşürücü süre, borçlu olmadığı paranın yatırılması nedenine dayalı olarak açılan istirdat davası için öngörülmüştür. Böyle olunca, açılan menfi tesbit davasında zamanaşımı süresi dolmamıştır. Mahkemece işin esası incelenerek taraf delilleri toplanarak sonucuna uygun bir karar verilmelidir.
DAVA : Taraflar arasındaki menfi tesbit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın zamanaşımı nedeniyle reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşuldu düşünüldü:
KARAR : Davacı, 20.4.2000 tarihli harici sözleşme ile davalı Mehmet'ten araç satın aldığını, satış bedeli olarak 20.8.2000 vade tarihli 2.000.000.000 TL bedelli senet verdiğini, ancak aracın devri verilmediğinden iade ettiğini, bu nedenle senedin karşılıksız kaldığını buna rağmen senedin icraya konulduğunu ileri sürerek, borçlu olmadığının tesbiti ile takibin iptaline karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, İİK'nun 72.maddesi gereğince davanın süresinde açılmadığından zamanaşımı nedeni ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, haricen yapılan araç satımı nedeni ile satınalan davacı tarafından davalılara verilen senet bedelinin aracın resmi devrinin verilmemesi ve aracın da davalılara iade edilmesi nedeni ile karşılıksız kalan senede dayalı yapılan takipten dolayı borçlu olmadığının tesbiti isteği ile açılmıştır. Bu nedenle, taraflar arasında satım hukuki ilişkisi bulunmaktadır. Sözleşme ilişkisinin bulunduğu hallerde zamanaşımı süresi B.K.nun genel hükümlerine göre, 10 yıl olup, menfi tesbit davasının icra takip tarihinden itibaren 1 yıl içinde açılacağına dair yasada, İİK'nun 72.maddesinde bir hüküm bulunmamaktadır. Davacı tarafından aleyhine yapılan takip sonucu satış aşamasında menfi tesbit davasının açıldığı anlaşılmaktadır. İİK'nun 72/VII maddesinde düzenlenen 1 yıllık hak düşürücü süre, borçlu olmadığı paranın yatırılması nedenine dayalı olarak açılan istirdat davası için öngörülmüştür. Böyle olunca, açılan menfi tesbit davasında zamanaşımı süresi dolmamıştır. Mahkemece işin esası incelenerek taraf delilleri toplanarak sonucuna uygun bir karar verilmelidir. Yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 02.05.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.