Mesajı Okuyun
Old 10-11-2006, 11:24   #5
ISIL YILMAZ

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
9. HUKUK DAİRESİ
E. 2004/5246
K. 2004/18891
T. 20.9.2004
• İŞ GÜVENCESİ ( Kapsamını Dışında Bırakılanlar - İşyerinin Bütününü Sevk ve İdare Eden ve İşçiyi İşe Alma ve Çıkarma Yetkisi Bulunan İşveren Vekilleri )
• İŞVEREN VEKİLİ ( İşyerinin Bütününü Sevk ve İdare Eden ve İşçiyi İşe Alma ve Çıkarma Yetkisi Bulunan - İş Güvencesi Kapsamı Dışında Bırakıldıkları )
• İŞE İADE DAVASI ( İş Güvencesi Hükümlerinden Yararlanamama - İşyerinin Bütününü Sevk ve İdare Eden ve İşçiyi İşe Alma ve Çıkarma Yetkisi Bulunan İşveren Vekilleri )
4857/m. 18
ÖZET : İşyerinin bütününü sevk ve idare eden ve işçiyi işe alma ve çıkarma yetkisi bulunan işveren vekilleri örneğin fabrika müdürleri iş güvencesi kapsamını dışında bırakılmıştır.

DAVA : Davacı, işe iadesine karar verilmesini istemiştir.

Yerel mahkeme, davayı reddetmiştir.

Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : Davacı davalı işyerinde personel müdürü olarak 12.5.2003 -14.12.2003 tarihleri arasında iş sözleşmesi ile çalışırken 4857 Sayılı İş Kanununun 17. maddesi uyarınca ihbar öneline ait ücreti peşin ödenmek kaydıyla işverence feshedilmiştir.

Davacı 7.12.2004 tarihinde bir aylık süre içinde feshin geçersizliği ve işe iade davası açılmıştır.

Mahkemece davacının personel müdürü ve işveren vekili olması nedeniyle iş güvencesi hükümlerinden yararlanamayacağı gerekçesiyle dava reddedilmiştir.

4857 Sayılı İş Kanununun 18/son maddesinde işyerinin bütününü sevk ve idare eden ve işçiyi işe alma ve çıkarma yetkisi bulunan işveren vekilleri örneğin fabrika müdürleri iş güvencesi kapsamını dışında bırakılmıştır. Davacının tek başına işçiyi işe alma ve çıkarına yetkisi bulunmadığı gibi işyerinin bütününü sevk ve idare yetkisi de bulunmamaktadır.

Davacı süresiz iş sözleşmesi ile çalıştığından ihbar tazminatı ödenmek suretiyle işten çıkarılmıştır.

Öte yandan fesih bildiriminde fesih sebebi açık ve kesin bir şekilde bildirilmediğinden fesih geçersiz olarak kabul edilmelidir.

Bu durumdan davacının işe iadesine karar vermek gerekirken yazılı şekilde davasının reddi hatalı olup kararın bozularak ortadan kaldırılmasına ve davasının kabulüne karar vermek gerekmiştir.

SONUÇ : Yukarıda gösterilen gerekçelerle,

1-Kocaeli 2. İş Mahkemesinin 10.02.2004 tarih ve 2004/62-54 Sayılı kararının bozularak ortadan kaldırılmasına,

2-Davanın kısmen kabulüyle feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine,

3-Davacı süresi içinde işverene başvurduğu , kararın kesinleşmesine kadar en çok dört aylık süre içinde doğmuş bulunan ücret ve diğer hakların ödenmesi gerektiğinin tesbitine, doğmuş ihbar tazminatının mahsubuna,

4-Davacının kıdemi ve fesih şekli gözönüne alınmak alınarak süresi içinde işverene başvuruda bulunduğu taktirde ise başlatılmaması halinde, ödenecek tazminatın dört aylık ücreti, tutarında olduğunun belirlenmesine,

5-Harç alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,

6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden 300.000.000 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,

7-Davacının yaptığı mahkeme masrafının davalıdan alınıp davacıya verilmesine kesin olarak, 20.9.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.