Mesajı Okuyun
Old 23-01-2008, 10:54   #14
Av.Bülent AKÇADAĞ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan pir_i fani
avukat olmazsanız cumhurbaşkanı olun, şüpheli şüphelidir.Kanunlar da herkese eşit uygulanır.



Son derece talihsiz bir açıklama, "ekmek yoksa, pasta yesinler" sözünden pek bi farkı yok.

Kanunlar herkese eşit uygulanabilmekle beraber bazı meslek grupları ile kişiler ayrıcalıklı konumdadır. Örneğin sizinde belirttiğiniz gibi Cumhurbaşkanı, Milletvekilleri gibi. Bu ayrıcalıklı kişi/gruplara Avukatlar da dahildir. Meslek ve toplum hayatını düzenleyen kendine özgü bir kanunu olan bu meslek grubu bu haliyle diğer yurttaşlardan ayrılmaktadır. Örneğin üstünün ve bürosunun aranmaması/aranamaması (ki bu konuda yine aynı saygıdeğer meslektaşımız sayın Ömer Kavili'nin başına gelenler başka başlıklar altında tartışılmaktadır. bkz http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=23763 ) Adliye binalarına giriş-çıkış, Adaletin bağımsız savunma hakkını temsil etmesi gibi. İşte Avukatlık meslek grubuna dahil birine zorla getirme kararı gönderilmesi kanunun hiçe sayılmasıdır herşeyden önce, şöyle bir örnek verirsek, bir savcıya ya da hakime zorla getirilme kararı çıkarılabilinir mi ?yani bu mümkün değildir, peki neden? Çünkü adaleti/yargıyı temsil ederler, Avukatlar da aynı durumdadır, şöyle ki , TCK m.6 d) Yargı görevi yapan deyiminden; yüksek mahkemeler ve adlî, idarî ve askerî mahkemeler üye ve hâkimleri ile Cumhuriyet savcısı ve avukatlar.

Bu bağlamda Avukata gönderilen zorla getirilme tebligatının hukuka uygun olmadığı, mesleğin itibarına zarar getirecek bir durum olduğunu düşünüyorum.


Adliye çalışanı olarak pir_i_fani gibi kişilerin bu durumu diğer bireylerden daha iyi bilmesi gerektiği kanaatindeyim. Saygılarımla...