Mesajı Okuyun
Old 21-11-2009, 21:19   #4
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Armağan Konyalı
Bence haciz sırasında hazır bulunan avukat o sırada TCK 6-(1) nedeniyle TCK 265/2 maddesinde yazılı yargı görevini yapmaktadır.

Ama birisi kalkıp ‘’İcra işi yargı işi değildir; haciz işleminde hazır bulunmak yargı görevi değildir.’’ diyebilir. Böyle düşünülse bile Avukatlık Kanunu’nun 57.maddesine göre avukata karşı işlenen suçların ağırlaştırılmış biçimde cezalandırılması gerekir kanısındayım.

İlgili maddeler aşağıda sunulmuştur:

TCK
Tanımlar
Madde 6- (1) Ceza kanunlarının uygulanmasında;
d) Yargı görevi yapan deyiminden; yüksek mahkemeler ve adlî, idarî ve askerî mahkemeler üye ve hakimleri ile Cumhuriyet savcısı ve avukatlar,
Anlaşılır.


Görevi yaptırmamak için direnme
Madde 265- (1) Kamu görevlisine karşı görevini yapmasını engellemek amacıyla, cebir veya tehdit kullanan kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(2) Suçun yargı görevi yapan kişilere karşı işlenmesi halinde, iki yıldan dört yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.


Avukatlık Kanunu
Avukata Karşı İşlenen Suçlar
Madde 57. Görev sırasında veya yaptığı görevden dolayı avukata karşı işlenen suçlar hakkında, bu suçların hakimlere karşı işlenmesine ilişkin hükümler uygulanır.

Sıkıntı biraz da burada zaten.

Eğer Alacaklı vekili, haciz sırasında bulunamaz denirse, avukat bulunamayacağı yerde yargı görevi de yapıyor olamaz!

Avukat, alacaklı vekili olarak müvekkili olan alacaklının hak ve menfaatlerini korumak, kollamak adına da olsa haciz mahalline girebilmelidir.

Yoksa yediğimiz dayakla kalırız.