Mesajı Okuyun
Old 04-01-2015, 14:29   #2
primavera

 
Varsayılan

Merhaba,

Aşağıda paylaşmış olduğum Yargıtay kararı içeriğinde de görüleceği üzere 2 haklı ihtara dayanarak tahliye davası açamazsınız ancak sözleşmeye aykırı bir durum var ise sözleşmeye aykırılıktan dolayı tahliye davası açmanızı tavsiye ederim.

İyi çalışmalar.


"T.C.
YARGITAY
6.Hukuk Dairesi
Esas No : 2012/6847
Karar No : 2012/9875
Tarih : 02.07.2012

DAVA :


Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:


KARAR :


Dava, iki haklı ihtar nedeni ile kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Davacı vekili, davalının müvekkiline ait taşınmazda 01.01.2011 başlangıç tarihli kira sözleşmesi ile kiracı olduğunu, 2011 yılı Ekim ayı kira parası ödenmediği için noter ihtarının 13.10.2011 tarihinde tebliğ edildiğini, 03.11.2011 tarihinde banka hesabına ödeme yapıldığını, 2011 yılı Aralık ayı kira parası ödenmediği için noter ihtarının 16.12.2011 tarihinde tebliğ edildiğini, 03.01.2012 tarihinde banka hesabına ödeme yapıldığını belirterek, iki haklı ihtar nedeniyle kiralananın tahliyesini istemiştir. Davalı, kiracı şirkete gönderilen noter tebligatlarının yasaya uygun olmadığından davanın reddini savunmuştur. Mahkemece iki haklı ihtar nedeni ile kiralananın tahliyesine karar verilmiştir.

6570 sayılı yasanın 7/e maddesi uyarınca iki haklı ihtar nedeniyle açılacak tahliye davası, yerleşik içtihatlar uyarınca kira sözleşmesinin bitiminden itibaren bir ay içerisinde açılması zorunludur. İki haklı ihtar nedeniyle açılan davada tahliyeye karar verilebilmesi için kiracının bir kira yılı içerisinde iki haklı ihtara sebebiyet vermiş olması gerekir. İhtar tebliğinden sonra yapılan ödemeler iki haklı ihtarın oluşmasına engel teşkil etmez. Süresiz sözleşmelerde ve kira parasının yıllık ödenmesi gereken hallerde ve bir yıldan kısa süreli sözleşmelerde iki haklı ihtar oluşmaz. Kira sözleşmesinde muacceliyet koşulunun bulunması halinde muaccel hale gelen kiranın tek ihtarla istenmesi gerektiğinden bu kira parasının bölünüp değişik ihtarlarla istenerek iki haklı ihtara konu yapılması mümkün değildir.

Olayımıza gelince; davada dayanılan ve hükme esas alınan 01.01.2011 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Kira sözleşmesinde aylık kira parasının brüt 4.785-TL olarak her ayın 5.gününe kadar aylık peşin ödeneceği, özel koşullar bölümü 19. maddesinde ise, bir kira ödenmediği takdirde gelecek kiralar muacceliyet kespeder, gelecek kiraların tahsiline gidilir hükmü kararlaştırılmıştır. Serbest irade ile kararlaştırılan bu koşullar geçerli olup tarafları bağlar. Davacının, davalıya gönderdiği, 10.10.2011 keşide 13.10.2011 tebliğ tarihli noter ihtarı ile 2011 yılı Ekim ayı kira parasının ödenmesini istemiştir. Birinci ihtara konu kira parası ihtarnamenin tebliğinden sonra 03.11.2011 tarihinde ödenmiştir. Ancak kira sözleşmesinin 19.maddesinde kararlaştırılan muacceliyet şartı gereğince kira parası ayın 5. gününe kadar ödenmediğinden, dönem sonuna kadar olan tüm kira paraları istenebilir hale gelmiştir. İlk ihtar ile dönem sonuna kadar olan tüm kira paraları istenebilecek iken bölmek suretiyle ayrı ihtarlara konu edilemeyeceğinden davada iki haklı ihtarın koşulları oluşmamıştır. Bu durumda mahkemece, davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi doğru değildir.

Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.


SONUÇ :


Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 02.07.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi."