Mesajı Okuyun
Old 21-05-2002, 20:02   #3
aristo

 
Karar laiklik,demokrasinin ve insan haklarının ön koşuludur.

I. Devletin şekli
Madde 1.- Türkiye Devleti bir Cumhuriyettir.

II. Cumhuriyetin nitelikleri
Madde 2.- Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk Devletidir.

III. Devletin bütünlüğü, resmi dili, bayrağı, milli marşı ve başkenti
Madde 3.- Türkiye Devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür. Dili Türkçedir.
Bayrağı, şekli kanununda belirtilen, beyaz ay yıldızlı al bayraktır.
Milli marşı “İstiklal Marşı” dır.
Başkenti Ankara'dır.

IV. Değiştirilemeyecek hükümler
Madde 4.- Anayasanın 1 inci Maddesindeki Devletin şeklinin Cumhuriyet olduğu hakkındaki hüküm ile, 2 nci Maddesindeki Cumhuriyetin nitelikleri ve 3 üncü Maddesi hükümleri değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif edilemez.




Sayın Hukuk Doktoru,
yukarıdaki maddelerin bilim yapma özgürlüğüne engel oluşturur yorumunuza katılmamız mümkün değilir.İnsan haklarına saygılı devleti insan haklarına bağlı olarak yorumlamamak için bir engel hüküm yoktur.Demokratik laik ve sosyal bir hukuk devleti ibaresi bunu tamamlamaktadır.

Bu maddelerde, demokratik, laik, üniter, sosyal, hukuk devletinin nitelikleri sayılıyor. Devlet ve ulus için hayatî önemi haiz nitelikleriyle, devlet ve ulusun var olmasının "olmazsa olmaz" simgeleri ifade ediliyor. Değişmezlik ilkesiyle, hayatî nitelik ve simgelerinin sürekliliğini ve geleceğini güvence altına alıyor. çünkü, bu, Türkiye Cumhuriyetinin kurucusunun bir vasiyetidir.


Bu düzenleme, çağdaş bir düzenleme olup, Avrupa Birliği üyesi ülkelerinin anayasalarında da, aynı gerekçelerle, değiştirilemez hükümler mevcuttur. Belçika Anayasasının 130, Fransız Anayasasının 89, Portekiz Anayasasının 288, Yunanistan Anayasasının 139, Federal Almanya Anayasasının 79/3 maddeleri bunlara örnektir. Devletin varlığını ve ulusal bütünlüğünü koruması noktasında, Türkiye Cumhuriyeti Devleti olduğu gibi, bütün devletlerin üzerinde hassasiyetle durduğunun bir ifadesidir.

Hukuk Doktoru:
Alıntı:
Şimdi düşününüz ki, bir şehir plancılığı uzmanı veya bir çevre sağlığı uzmanı, (bir gelecek zaman diliminde) Ankara'nın yaşanamaz boyutlarda ciddi bir çevre kirliliği ile karşı karşıya bulunduğunu ileri sürerek başkentin (geçici bir süre için de olsa) bir başka şehre taşınmasının gerekliliğini (ne ölçüde bilimsel gerekçelere dayalı olursa olsun) teklif etme "hakkı"na sahip değildir.


Sayın Hukuk Doktoru,yapılması gereken burada başkenti değiştirmek değil,başkentin sorunlarını çözmek gerekmez mi?Kurtuluş savaşında başkentin düşman işgaline uğrayacağından korkanlar da başkenti değiştirmek istemişler ama Mustafa Kemal kaçmayı değil zaferi işaret etmiştir.

Hukuk Doktoru:
Alıntı:
Değiştirilemez hükümlerin varlığı ve fazlalığı, dogmatizmi (değiştirilemez hukuk kurallarının varlığını) reddeden ve bu anlamda laikliğe ısrarla vurgu yapan bir anayasada "şık" gözükmemektedir.


Laikliğe ısrarla vurgu yapılması ifadesiyle ne anlatmak istiyorsunuz?sizce şık olabilecek nedir?
"siz isterseniz hilafeti bile getirirsiniz"mi denmeliydi?