Mesajı Okuyun
Old 13-12-2017, 05:15   #7
Av. Hulusi Metin

 
Varsayılan Değerlendirme ve öneri

1.TTK’nın 776/1-f maddesi gereğince senette düzenlenme yerinin yazılı olması gereklidir.

2.Aynı yasanın 777/4. maddesine göre ise, düzenlendiği yer gösterilmeyen bir bononun, düzenleyenin adının yanında yazılı olan yerde düzenlenmiş sayılacağı hükme bağlanmıştır.

3.Düzenlenme yeri olarak idari birim adı (kent, ilçe, bucak, köy gibi) yazılması yeterli olup, ayrıca adres gösterilmesi zorunluluğu bulunmamaktadır (14.12.1992, 1991/1 E.1992/5 K.s. YİBK.)

4.Senette bulunması zorunlu olan düzenlenme yeri ve düzenleyenin adresi, senedi düzenleyen için gerekli olup, TTK.nın 702. maddesi hükmüne göre, kimin için taahhüt altına girmiş ise, tıpkı onun gibi senetteki borçtan sorumlu olan avalistlerin adreslerinin senette yazılı olması, yukarda açıklanan zorunluluğu gidermez.

5.Düzenlenme yeri belirlenmeyen belgenin “kambiyo vasfı” yoktur. İİK.nun 170/a-2. maddesi gereğince, bu husus icra mahkemesince re'sen nazara alınarak takibin iptaline karar verilmesi mümkündür.

6.İİK'nun 170/a-son fıkrasında; "Her ne surette olursa olsun, imza inkarı itirazı geri alınmış veya borç kısmen veya tamamen kabul edilmiş ise, bu madde hükmü uygulanmaz" düzenlemesi de yer almaktadır.

SONUÇ: TTK.m.776 vd. İİK'nun 170/a-son fıkrası hükümleri dikkate alınarak, sürecin, senedi konu alan bir ihtarname keşidesi ile başlatılmasını öneririm.

Kolay gelsin, saygılar.