Mesajı Okuyun
Old 21-05-2010, 12:41   #3
Av.Şenel DELİGÖZ

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
12.Hukuk Dairesi

Esas: 2002/5648
Karar: 2002/6762
Karar Tarihi: 02.04.2002

BORÇLUNUN İTİRAZDAN VAZGEÇMESİ VEYA ALACAKLININ TAKİPTEN FERAGAT ETMESİ - TAKİPTEN FERAGAT VEYA BORÇLUNUN İTİRAZDAN VAZGEÇMESİ - İCRA-İNKAR TAZMİNATI TALEBİNİN REDDEDİLEMEMESİ

ÖZET : Süresinde takibe itiraz etmesinden sonra gerek borçlunun itirazdan vazgeçmesi ve gerekse alacaklının itirazı kabul etmesi yahut takip şekline göre icra dairesine başvurup takipten feragat etmesi halleri tazminat isteminin reddini gerektirmez. Aksinin kabulü halinde, itiraz üzerine haklı olmadığını anlayan tarafın talebinden vazgeçmesi suretiyle aleyhine tazminat hükmedilmesini engellemesi gibi kabulü mümkün olmayan bir durum ortaya çıkar.

(1086 S. K. m. 91)

( HGK. E : 1996/19-601, K : 1996/711, 16.10.1996 )

Dava: Yukarıda tarih ve numarası yazılı merci kararının müddeti içinde temyizen tetkiki Alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :

Karar: Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;

Borçlunun yasal süresinde takibe itiraz etmesinden sonra, mercice itirazın 539.025.090.-TL. için kabul edilip bu miktara hasren takibin iptal edildiği tespit edilmiş, cevap dilekçesiyle ve ilk oturumdan önce borca itirazın kabul edildiği gerekçe gösterilerek borçlunun tazminat isteminin reddedildiği anlaşılmıştır. Süresinde takibe itiraz edilmesinden sonra gerek borçlunun itirazdan vazgeçmesi ve gerekse alacaklının itirazı kabul etmesi yahut takip şekline göre icra dairesine başvurup takipten feragat etmesi halleri tazminat isteminin reddini gerektirmez. Aksinin kabulü halinde itiraz üzerine haklı olmadığını anlayan tarafın talebinden vazgeçmesi suretiyle aleyhine tazminat hükmedilmesini engellemesi gibi kabulü mümkün olmayan bir durum ortaya çıkar.

( HGK 16.10.1996 tarih 1996/19-601-711, HGK.nun 21.3.2001 tarih 2001/266 sayılı kararları )

Feragat nedeniyle alacaklı lehine maktu avukatlık ücreti taktir edilmesi gerekirken bu konuda olumlu-olumsuz bir karar verilmemesi de doğru değildir.

Sonuç: Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile merci kararının yukarıda yazılı nedenle tazminata hasren, İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 2.4.2002 gününde oybirliği ile karar verildi.



Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları