Mesajı Okuyun
Old 29-12-2003, 01:37   #5
Gemici

 
Varsayılan

Ben de genelleme yapmadan size bir gözlemimdem, daha doğrusu birçok gözlemimden söz edeyim; hesap geldiği zaman kadınlar çoğu zaman masa altından erkeğe parayı uzatır, erkekte hesabı öder, böylece ...., böylece nemi olur? Bende bilmiyorum, ama belki de böylece toplumumuzun şekilcilikten öteye gitmeyen bir gereksinimi tatmin edilmiş olur

Sorunuza gelince sayın Şenay, garsonun halinin nicolacağı, olayın Türkiyenin neresinde cereyan ettiğine bağlı, bazı yerde (davranışı masadaki erkeğe hakaret olarak algılandığı için) anasından doğduğuna pişman edilir, bazı yerde de sadece ters bir bakışla karşılaşır.

Alıntı:
Kimin cebinde para varsa o ödeyebilir bence,


Bence de böyle olması gerekir. Bilmemiz gerken bir şey var yalnız, bu Türkiyenin gerçeklerine uymuyor. Türkiyede hesabı (lokantadaki hesaptan bahsediyorum) devamlı itibarı olan öder. İtibarlı olan da; eğer kadınla erkek söz konusu ise genellikle erkektir; yok eğer sıradan vatandaşla mevki sahibi birisi söz konusu ise, mevki sahibi kimsedir; misafirle ev sahibi söz konusu ise, itibarının sarsılmaması gereken ev sahibidir.

Açıkça söylemek gerekirse, hesabı kimin ödediği bir yerde hiç te önemli değil. Önemli olan her hesap ödemenin, karşı tarafa yüklediği (yükümlülükler)hesaplardır. Çünkü her hesap ödeyen, hesabını üstlendiği kimseyi bir ödeme borcu altına sokuyor. Hukuki bir yönü olmayan bu borç, borçlu için hukuki borçtan çok daha bağlayıcı olan namus borcu dediğimiz türden bir borçtur. Hesabı ödenen kimse, mali durumu(olanakları) ne olursa olsun, borunu ödemek ve borç altında kalmamak zorundadır.

Toplumumuzda yaygın olan bu hesap ödeme hırsı aslında içimizden gelen bir hırs değil, sadece toplumun bize yüklediği ve belirli toplumsal gerçeklerin pekiştirilmesine yarayan bir davranış. Mevki sahibi olan, itibarı olan, toplumsal tabakada kendisinden altta olan birisi için bir şey yapmıştır, diğeri buna karşılık vermek zorundadır.

Bütün bunları bilinçli olarak yapıyoruz demek istemiyorum. Çoğunu gelenek ve görenekler böyle diye, veya sadece böyle öğrendiğimiz için, farkında olmadan, yapıyoruz.

Tüm toplumsal kuralları mantıkla anlama imkanı olmasa bile, günlük yaşantımızda, farkında olmadan, her gün tekrarladığımız bazı davranışlarımızı, mantığımızın süzgecinden geçirirsek, gerçekçi bir sonuca varırız derim. İsterseniz buna, masada hesabı kimin ve hangi gelenek ve göreneğe dayanarak, veya hangi art hesaba dayanarak ödediğinden başlıyalım.

Saygılarımla