Mesajı Okuyun
Old 13-08-2011, 03:59   #16
ahmetturker

 
Varsayılan

Oğlumu kaybetmeme neden olan, ailemizi sarsan bu yazıyı yazmama sebep olan, sıkılmış bir kurşundan farkı olmayan aşıdan bahsetmem BCG aşısına taktılıp kalmam şeklinde değerlendirilmemeli. Endemik ülkeyiz kabul, aşı yapılmasında demiyorum. Aşıyı yapıyorsa bir kurum yıllar sonra zararınıda kabullenmeli.
(Uni mezunuyum, fotoğraf sanatıyla uğraşıyorum, 10 a yakın yenilik ve buluşum var, tüm bilimdallarıyla amatorce ilgilenirim, tıp dahil) TBC yi anlamaya çalıştım bir adımdaha ileri taşıyarak, çocukluk çağlarında tbc hızlı seyirlidir denir, oysa tbc olan aynı zamanlarda kortizon alan bir hastada tbc hızlı veya yavaş seyirlidir diyecek bir tıpta yok nede yazılmış bir makale var. Araştırılması için ITF araştırma yapan bir hekime kortizon ilave edilmiş bir kültürde tbc bakterisinin davranışının nasıl olabileceğini incelemesini rica ettim, olumlu baktı - mantıklı buldu, ülkemizde idealist insan sayısı az denecek kadar, sonuçsuz kaldım.
Enfeksiyon varlığı olan bir hastada nedeni bulunamıyorsa ilk akla gelen tbc olmalıydı, bu şekilde bir yaklaşım mesleğini seven hekimlerin yaklaşımı olurdu. Akciğer dışı tbc nin teşhisinin zor olduğu bilincindeyim, ama imkansızda değil.
Konuya detaya inmeden bakacak olursak, yapılan bir aşı, bulaşan bir bakteri, teşhis edilemeyen bir hastalık ve kaybedilen bir CAN var. Sorumlusu ne biz nede oğlumuz.
Benim istediğim, ölüme neden olanların kusurları kadar kanunlar çerçevesinde (bedeli karşılığında üstlendikleri görevi kusurlu yapmalarından dolayı) yaptırım almalarından başka bir şey değildir.
Hukuksal olarak nasıl bir süreci sürdürmeliyim, cevaplarınız yol gösterici teşekkürler.