Mesajı Okuyun
Old 01-09-2014, 15:12   #3
Konuk

 
Varsayılan

Konuyu temyiz ettim. Ancak buna rağmen yine aynı şekilde karar onaylandığı takdirde ki ; bu durum uzman rapor ve görüşlerine rağmen onaylanabiliyorsa ; küçük yaşta bir çocuğun fiziksel ve ruhsal anlamdaki sağlığının hakim ve hukuksal açıdan korunmadığı anlamına gelir ki ; yazılı hukuk kurallarının uygulanmadığı net, somut belgeler ile küçük çocuğun sağlık durumunun ve hatta hayatının riske atıldığı bir kararın anayasa mahkemesinde ve daha ileri boyutta Avrupa insan hakları mahkemesinde de incelenmesi ve tahlil edilmesi gerektiğini düşünüyorum. Ve hatta bu süreçte İstanbul sözleşmesinin gereğince de küçük çocuğun fiziksel ve ruhsal sağlığının koruması ve devamı açısından zaman kaybetmeden bir anne olarak tüm düzenimi bozarak yurt dışına sığınmak ve hatta Avrupa insan haklarından bir avukat talep ederek hukuki süreci burada sağlıklı bir şekilde geçirmekle gerekli. Ancak sürecin bu kadar uzaması ve uzatılması, yazılı kanunların uygulanmaması , UZMAN rapor ve mütalaalarının ve hatta darp rapor ve mahkeme kararlarının hiçbir şekilde kayda değer alınmayarak kararların verilmesi ; aynı zamanda kadına yapılan şiddetin hukuksal olarak ta devamının sağlanmaya çalışıldığını göstermektedir ki keşke bu süreçleri hiçbir kadın yaşamasa ve hatta sadece yerel mahkemeler ile şiddet mağduru kadın ve çocukların sorunlarına tarafsız ve eşitlik içerisinde kararlar verilerek mağdur edilmeseler . . . Bir çocuğun kararı sadece bir insanın vicdanına bırakılıyor sa bu çok vahim sonuçlara da yol açabiliyor . . .