Mesajı Okuyun
Old 05-01-2008, 14:58   #6
Gülsün A. Aygörmez

 
Varsayılan

Merhabalar,

Özge Hanim, acik ve örtülü riza tavsiyeniz bence de cok yerinde. Simdiki hukuk uygulamalariyla da catisma olmamis olacaktir böylece, tesekkür ederim.

6. maddedeki "gecici riza" ile anlatilmak istenen "varsayilan riza" oldugundan, bence bu kavramin kullanilmasi daha uygun olurdu.

Hasta yakinlarinin, kimler oldugu belirsizdir, daha dogru bir ifadeyle, hasta adina karar verme yetkisi hastalik disinda bir halde aslinda bulunmayan, kanuni temsilci, vasi, veli disindaki kisilerdir. Bence, hasta adina harar verme yetkisi, vücut bütünlügünün dokunulmazligi ve kendi gelecegini kendi ellerinlle belirleme hakkinin söz konusu olmasi sebebiyle, kesinlikle, yasal temsilciler disinda baska kisilere birakilmamalidir.
Yasal temsilci bulunmuyorsa, bu durumda rizanin alinmama sebebine göre su sekilde bir ayirim yapilmalidir: Eger acil bir durum (hayatini tehdit eden bir aciliyet vs.), söz konusu ise, varsayilan riza ile, hastaya müdahale etmeye yetkili olan hekim, kendisine taninan sinirlar dahilinde hareket edebilir. Burda, Hasta Haklari Yönetmeligi'nin, acil hallerde müdahale ile ilgili maddesine benzer bir düzenleme buraya da eklenmelidir, sonucta varsayilan rizanin uygulama alani zaten cizilmelidir.
Eger ortada acil bir durum söz konusu degilse, o zaman hasta yakini yerine hakime gidilmelidir. Riza verme yeterliligi olmayan bir hastanin, tibbi mudahale olmakla ya da olmamakla korunan haklari, en iyi ancak bir hakim eliyle gözetilebilinir, normal sartlarda onun adina hicbir sekilde karar vermeye yetkili olmayan bir kisi tarafindan degil.

Saygilarimla
Gülsün