Mesajı Okuyun
Old 28-09-2016, 15:46   #11
Av.Rıdvan Ergün

 
Varsayılan

17 Naziran 2016 tarihinde yayınlanan Resmi Gazete ile yürürlüğe giren 6719 sayılı kanunun
21. maddesiyle 6446 sayılı Kanununun 17. maddesine 10. fıkra olarak;

“(10) Kurum tarafından gelir ve tarife düzenlemeleri kapsamında belirlenen bedellere ilişkin olarak yapılan başvurularda ve açılan davalarda; tüketici hakem heyetleri ile mahkemelerin yetkisi, bu bedellerin, Kurumun düzenleyici işlemlerine uygunluğunun denetimi ile sınırlıdır.”

26. maddesiyle de 6446 sayılı Kanuna geçici madde olarak;

GEÇİCİ MADDE 20 – (1) Kurul kararlarına uygun şekilde tahakkuk ettirilmiş dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim ve kayıp-kaçak bedelleri ile ilgili olarak açılmış olan her türlü ilamsız icra takibi, dava ve başvurular hakkında 17 nci madde hükümleri uygulanır.”

Hükümleri eklenmiştir.

Kanunun 26. maddesi ile yürürlüğe giren ve geriye dönük olarak açılan icra takiplerini, davaları ve başvuruları olumsuz etkilemesi amaçlanan geçici 20. maddede, “aleyhe geriye yürümezlik” kuralını ihlal ettiği için hukuka ve Anayasaya aykırıdır. Çünkü hukuki öngörülebilirlik ve bilinirlik gereğince yasal yola başvuran ve hakkını mahkemede arayan tüketicinin; Kanunun olumsuz etkisinin geriye dönük tatbiki ile hak arama hürriyetine ciddi şekilde kısıtlama getirilmekte, enerji dağıtım şirketlerinin kendisinden yaptığı haksız tahsilatları faizi ile iade alabilmesinin önü kapatılmaktadır. Bu kısıtlama, hem 6719 sayılı Kanununun 21. maddesinde ve hem de geriye dönük olarak bu madde ile 6446 sayılı Kanunun 17. maddesine eklenen hükmün uygulanacağını öngören 26. maddede net olarak kendisini göstermektedir.
Bu düzenlemeler, açılmış davalar yönünden müktesep/kazanılmış hak kuralına da aykırıdır. Çünkü ortada, geçmişten gelen ve tüketiciden alınmaması gerektiği halde haksız tahsil edilen bedellerin iadesini talep eden davalar vardır. Bu talep hakkı geçmişte gerçekleşmiş ve bir hak olarak ilgili tüketicilerce kazanılmıştır. Bu hakkın, geriye etkili yasal düzenleme ile tüketicinin elinden alınması kabul edilemez.

6719 sayılı Kanunun ilgili hükümleri, net bir şekilde “sorumluluğun şahsiliği” ilkesine de aykırıdır. Herkes, yalnızca kendi kullandığı ve tükettiği mal veya hizmetin bedelini ödemekle yükümlü kılınabilir. Bu kuralı aşan veya gözardı eden yasal düzenleme Anayasa aykırıdır.

İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi, Konya 1. Asliye Hukuk Mahkemesi ve Malatya 1. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından kanunun Anayasaya aykırı olduğu gerekçesi ile Anayasa MAhkemesine başvurularda bulunulmuştur. Anayasa Mahkemesi 14.07.2016 tarihli oturumunda esasa geçilmesine karar vermiş olup henüz esas yönünden inceleme tamamlanmamıştır. Tüm başvurular Anayasa Mahkemesinin 2016/134 sayılı dosyasında birleştirilmiştir.
Dolayısıyla eldeki davalarda Anayasa Mahkemesindeki davanın sonucunun bekletici mesele yapılması gerektiği yönünde başvuruda bulunulmalıdır.