Mesajı Okuyun
Old 03-11-2008, 14:52   #5
Muhsin KOÇAK

 
Varsayılan

Sayın Mutlu bahsettiğiniz firma anılı yasada düzenlenen bir kurum değildir, ve çok ilginç bir karar gerçekten de, bir kurumun alacaklarının 6183 sayılı yasa kapsamında değerlendirilebilmesi için kanunun anılı maddeleri çok net ve hiç bir tartışmaya mahal vermeyecek derecede açık olan kurum alacağı olması gerekir. Ziraz 6183 sayılı yasaya konu olan ve alacakları bu kanun kapsamında tahsili öngödrülen kurum olarak değerlendirilen alacaklı amme idareleri; Devlet, il özel idareleri ve belediyelerdir. Devlet tüzel kişiliğini oluşturan kamu idareleri ve genel bütçeye dahil kamu idareleridir.
5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu Devlet tüzel kişiliğini oluşturan kamu idarelerini (Kanuna ekli (I) sayılı cetvelde göstermiştir). İl özel idarelerine ilişkin hükümler, 5302 sayılı İl Özel İdaresi Kanununda, belediyelere ilişkin hükümler ise 5393 sayılı Belediye Kanunu ile 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanununda düzenlenmiştir.
6183 sayılı Kanunun 1 inci maddesinde alacaklı amme idaresi olarak sayılmamakla birlikte, özel kanunlarda alacakları 6183 sayılı Kanun hükümlerine göre takip edileceği belirtilmiş olan kamu tüzel kişileri de alacaklarının takibinde 6183 sayılı Kanun hükümlerini uygulamaktadır, bu nedenle Kanun kapsamına, Devlete, il özel idarelerine ve belediyelere ait;
- Vergi, resim, harç, mahkeme masrafları, vergi cezaları, para cezaları gibi asli alacaklar,
- Gecikme zammı, gecikme faizi, faiz, zam, pişmanlık zammı gibi asli alacaklar üzerinden hesaplanan fer’i alacaklar,
- Akitten, haksız fiilden ve haksız iktisaptan doğanlar dışında kalan ve kamu hizmetlerinin yerine getirilmesinden kaynaklanan alacaklar,
- Mahiyetleri ne olursa olsun, çeşitli kanunlarda 6183 sayılı Kanundan önce yürürlükte bulunan Tahsili Emval Kanununa göre tahsil edileceği belirtilen alacaklar,
- Mahiyetleri ne olursa olsun, özel kanunlarında 6183 sayılı Kanuna göre tahsil edileceği belirtilen alacaklar,
- Bu amme alacaklarının takip masraflarından kaynaklanan alacaklar girmektedir.
6183 sayılı Kanun, Türk Ceza Kanununun para cezalarının tahsil şekli ve hapse tahvili hakkındaki hükümlerini saklı tutmaktadır.
Mahkemelerin ceza hukukundan kaynaklı olarak vermiş oldukları adli para cezalarının infazı, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun hükümlerine göre yapılmakta ve adli para cezalarının infazını Cumhuriyet Savcılıkları yerine getirmektedir.
Ancak, anılan Kanun hükümlerine göre Cumhuriyet Savcıları tarafından infaz edilmek üzere hükümlülerden talep edilen adli para cezalarının süresinde ödenmemesi halinde infaz; hapse çevrilemeyen para cezalarında bu cezaların tamamının tahsili, hapse çevrilerek infaz edilen adli para cezalarında ise hapis cezasıyla giderilemeyen kısmının tahsili şeklinde yerine getirildiğinden, Cumhuriyet Başsavcılıklarınca 6183 sayılı Kanuna göre takip ve tahsil edilmek üzere bildirilen adli para cezalarının bu Kanuna göre takip ve tahsili yapılabilmektedir.
Bahse konu firma yasada çok net olarak yazılı olan kurumlardan olmaması ve özel kanuna dayalı bir kurum olup, kanunnunda alacaklarının 6183 sayılı kanun kapsamında sayılı alacaklardan olmaması durumunda, 6183 sayılı yasa kapsamında değerlendirilmesi mümkün değildir. cidden ben konuyu çok merak ettim.
iyi çalışmalar diliyorum